Avrupa borsaları tepetaklak
6 Eylül 2011Avrupa’nın borç krizindeki ülkeleri üzerinde oluşan soru işaretleri ve yatırımcıların riskli kağıtları satmaya başlaması borsalarda büyük kayıplara yol açtı.
Alman birleşik borsa endeksi DAX, yaklaşık 5,28'lik kayıpla son iki yılın en düşük düzeyine geriledi. Paris borsası CAC 40 endeksi haftanın ilk günü yüzde 4,73'lük kayıpla karşı karşıya kalırken, Londra FTSE 100 endeksi yüzde 3,58 ve Milano borsa endeksi yüzde 4,83 oranında geriledi.
Büyük düşüşlerin kaynağı olarak, küresel ekonomide resesyon beklentisi, Yunanistan'dan gelen olumsuz haberler ve Avrupa'nın dev bankalarının zor duruma düşmesi gösteriliyor.
300 milyar euroluk rekor borçla iflasın eşiğine gelen Yunanistan'ın AB ve IMF'ye verdiği taahhütleri karşılayamayacağının ortaya çıkması üzerine, yeni yardım paketi üzerine müzakereler Cuma günü kesintiye uğramıştı.
Dev bankalar zorda
Öte yandan, Avrupa'nın dev bankalarının Yunanistan gibi krizdeki ülkelerden alacaklarını tahsil edemeyeceği, zordaki bankaların batacağı spekülasyonları, yatırımcıları ellerindeki hisseleri satmaya yöneltiyor.
Frankfurt borsasında bugün en büyük kayıp, bankaların hisselerinde görülürken, kimi bankaların günlük kaybı yüzde 8'leri aştı.
Avrupa borsalarında gün içerisinde İngiliz Royal Bank of Scotland hisseleri yüzde 10, Alman Deutsche Bank hisseleri yüzde 8,2 ve Fransız Societe Generale hisseleri yüzde 8,5 değer kaybetti.
Yılbaşından bu yana Deutsche Bank’ın hisselerindeki değer kaybı yüzde 39, bir diğer Alman bankası Commerzbank´ın kaybı ise yüzde 60’a ulaştı. İngiliz Barcleys’in hisseleri yüzde 43, Fransız Société Générale’in hisseleri yaklaşık yüzde 50 değer kaybetti.
İflaslar görülebilir
Bankaların, sermaye yetersizliği nedeniyle, Euro krizini aşamayacakları endişesi büyüyor. Birçok banka, borç krizindeki ülkelerden tahsil edemediği alacaklarını henüz hesaplarına zarar olarak kaydetmiş değil. Deutsche Bank Yönetim Kurulu Başkanı Josef Ackermann, Avrupa'daki borç krizinin, zayıf durumdaki bankaların iflasına yol açabileceği uyarısında bulundu. Ackermann, bankaların gelirlerini artırma ve büyüme perspektifinin hem içinde bulunulan zor dönem hem de yapısal olarak “sınırlı” olduğunu vurguladı.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/AFP/Reuters/AA, AŞ/ST/BK