Avrupa İslamlaşacak mı?

Bugün Avrupa Birliği ülkelerinde yaklaşık 14 milyon Müslüman yaşıyor. Yalnızca Almanya’da çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu, yaklaşık 3 milyon Müslüman bulunuyor. Müslümanlar, son yıllarda yükselen İslam korkusu nedeniyle ayrımcılıkla karşı karşıya kalmalarına, hatta dönem dönem saldırılara hedef olmalarına tepkili. Avrupa hükümetleri ise özellikle Müslüman gençler arasında ortaya çıkan radikal eğilimlerden endişe duyuyor.

ABD’yi hedef alan 11 Eylül saldırıları, Londra ve Madrid’de aşırı dincilerin düzenlediği bombalı saldırılar, Ortadoğu ve İslam dünyasında güçlenen radikal gruplar, Batı’da yeni bir tartışmayı başlatmış durumda. ‘Avrupa İslamı’ düşüncesini savunanlar, Avrupa’da yaşayan, çağdaş yaşam ve demokratik değerleri özümsemiş Müslümanların tüm İslam dünyası için örnek olabileceğini, bunun kültürler arası diyalog için de büyük önem taşıdığını düşünüyor.

Bu teze karşı çıkanlar ise İslamcı grupların gerçekte sessiz ve derinden Avrupa’yı İslamlaştırmaya çalıştığını savunuyor. Tartışmalar son dönemde Avrupa ve İslam konusunda bir çok önde gelen araştırmacının yaşadığı Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmış durumda. ‘Avrupa’da İslam’ konusu, Amerika Birleşik Devletleri’nde giderek daha fazla sayıda kitap, makale ve araştırmaya konu oluyor.

Destekleyenler ve karşı çıkanlar

Amerikalı uzmanların bu konuda çok farklı görüşleri ise dikkat çekiyor. Kimi yazarlara göre Avrupalılar, yaygınlık kazanan İslam korkusu nedeniyle büyük hatalar yapıyor, Müslümanları anlamıyor.

Diğer Amerikalı uzmanlar ise Avrupa’yı İslam konsunda fazla hoşgörülü olmakla eleştiriyor. Bunlara göre Avrupalılar, laik Türkiye’de ve Balkanlar’da siyasal İslami hareketlerin güç kazanmasıyla ortaya çıkan tehditi kavrayabilmiş değil.

Amerika’da, bugüne kadar Avrupa ve İslam üzerine çıkan yayınlarda üzerinde durulan ana tema, İslam dünyasının ve Batı’da yaşayan Müslümanların çağdaşlaşması ve demokratikleşmesiydi. Son birkaç yılda çıkan yayınlarda ise radikal İslam’ın Avrupa medeniyetine son vereceği uyarıları daha fazla dikkat çekiyor.

“Tehlikeyi görmüyorlar” suçlaması

Amerikalı uzman Walter Laqueur, ‘Avrupa’nın Son Günleri: Eski Kıta İçin Mezar Kitabesi’ başlıklı kitabında, Avrupalı politikacıları, “yükselen İslam tehlikesini görememekle” suçluyor. Laqueur, yakınlarda World Security dergisine verdiği röportajda, Avrupalı siyasetçilere, büyük kentlerdeki anaokulları ve ilkokulları gezmeleri ve yükselen tehlikeyi görkeleri tavsiyesinde bulunuyor.

Amerikalı yazar, Avrupa İslamı’nın ve entegrasyon politikalarının başarılı olacağına inanmıyor. Laqueur’e göre, bu süreç sonunda kaçınılmaz olarak Avrupa toplumları büyük bir nitelik kaybı yaşayacak.

Avrupa Türkiye’yi çözemedi

Bir başka Amerikalı yazar, Pennsylvania Üniversitesi profesörlerinden Walter Mc Dougall, ‘Avrupa 21. yüzyılda ayakta kalabilecek mi?’ başlıklı makalesinde, Avrupa’nın bir oldu bittiyle İslamlaşacağını öne sürüyor. Mc Dougall’a göre artık Avrupa’nın, medeniyet, kültür ya da nüfus olarak İslamlaşmanın önüne geçebilmesi mümkün değil. Amerikalı profesör, Avrupa ülkelerinde Müslümanların artan nüfus oranlarına dikkat çekiyor, buna karşın Avrupa ülkelerinde doğum oranlarının giderek azaldığını vurguluyor.

Mc Dougall, laik Türkiye’nin Avrupa için bir tehdit olmadığını söylerken, laiklik konusunda Türk ordusunun önemli bir değer olduğunu vurguluyor. Amerikalı yazara göre Avrupalılar, Türkiye’nin bu konudaki özgün niteliklerini anlayabilmiş değil.

Amerika’da, Avrupa ve İslam konusunda yeni yayımlanan bir başka çalışma ise Alman yazar Udo Ulfkotte’nin ‘Avrupa’da Kutsal Savaş’ başlıklı kitabı. Ulfkotte çalışmasında, Avrupa’nın İslamlaşması konusunda karanlık bir tablo çiziyor. Yazarın görüşleri Avrupa’da bazı çevreler tarafından İslam korkusunu ve İslam’a karşı ön yargıları körüklediği gerekçesiyle eleştirilmişti. Amerika’da öne çıkan yorum ise Alman yazarın cesur bir çıkış yaptığı şeklinde.

“Dillendirmekten korkuyorlar”

Ulfkotte, radikal Müslüman örgütlerin Avrupa’da gizli ve derin bir İslami devrim amacında olduğunu, yeni halifeliği Avrupa’nın kalbinde kurmayı hedeflediğini öne sürüyor. Alman yazara göre Avrupa’da birçokları, İslamcıların planlarının içerdiği tehlikeyi biliyor ancak bunu dillendirmekten korkuyor.

Amerika’da son dönemde Avrupa ve radikal İslam konusunda yayımlanan çalışmalarda yer verilen uyarıların ne kadar doğruluk payı taşıdığı büyük tartışma konusu. Ancak Amerikalı uzmanların dikkat çektiği önemli bir ayrıntı var: Gerek Londra gerek Madrid’i hedef alan bombalı saldırılar, Avrupa’da yaşayan köktenci Müslümanlar tarafından gerçekleştirilmişti.

Şeriat isteyen Avrupalı Müslümanlar

Amerikalı uzman Walter Laqueur’in çalışması ise tartışmalı ancak bir o kadar da dikkat çekici anket sonuçları içeriyor.

İngiltere’de yapılan anket, burada yaşayan Müslümanların yüzde 40’nın ülkenin bazı bölgelerinde “Şeriat kurallarının geçerli olmasını” talep ettiğini ortaya çıkardı.

Ankete katılanların yüzde 13’ü, El Kaide tarzı terörist eylemlerin haklı olduğunu savunurken, yüzde 47’si, de İsrail gibi hedeflere karşı intihar eylemlerini desteklediğini söylüyor.

Amerikalı bir çok uzmana göre bu anket sonuçları, Avrupalı siyasetçilerin bir an önce sorunun ciddiyetini kavrayıp, harekete geçmelerini zorunlu kılıyor.