Esad: Hedefimiz İdlib ve çevresi

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, askeri hedeflerindeki önceliğin IŞİD ve benzeri terör gruplarının kontrolündeki İdlib'i geri almak olduğunu açıkladı. Esad, hedeflerinin İdlib ile de sınırlı kalmayacağını vurguladı.

Beşar Esad’ın açıklamalarına yer veren Rus haber ajansı Tass, Esad’ın "Şimdi hedefimiz İdlib, ama sadece İdlib de değil" sözlerini alıntıladı. Rus medyası da Suriye ordusunun ülkenin kuzeybatısında IŞİD ve benzeri örgütlerin kontrolündeki bölgelere gireceklerini bildirdi. Esad'ın, ordunun tüm bu bölgelerde ilerleyeceğini vurguladığı belirtildi.

İdlib, Suriye savaşında silahlı muhaliflerin kontrolünde kalan sayılı yerler arasında bulunuyor. İdlib aynı zamanda Rusya, İran ve Türkiye arabuluculuğunda yürütülen görüşmeler sonunda ilan edilen "çatışmasızlık bölgeleri" arasında da yer alıyor. Yapılan anlaşmalar sonucu siviller ve silahlı muhaliflerin yerleri değiştirilmiş, birçok silahlı muhalif ve aileleri İdlib'e tahliye edilmişti. 

Suriye ordusu ülkenin güneyinde geçen haftalarda yürüttüğü operasyonlar sonucu Ürdün sınırı yakınındaki Dera bölgesinde kontrolü sağlamış ve silahlı muhalifler bölgeden çekilmişlerdi. Esad daha önce de yaptığı bir açıklamada, "Hükümetin görevi Suriye topraklarına ait her yeri kurtarmaktır" demişti.

"Silah bırakmayan Beyaz Miğferler öldürülecek"

Rus haber ajansı Tass, Esad’ın, Suriye'de faaliyet gösteren yardım örgütü Beyaz Miğferler'e bağlı ilk yardım personelinin "teslim olmamaları durumunda öldürüleceklerini" belirttiğine yer verdi.

Esad’ın, "Ya dört, beş yıldır süren af kapsamında silahlarını bırakırlar ya da diğer tüm teröristlerle aynı muameleyi görecekler” dediği bildirildi. Beşar Esad, Beyaz Miğferleri cihatçı terör örgütlerinin Suriye'deki bir paravanı olarak kabul ediyor.

İsrail geçen Pazar günü Suriye ordusunun operasyon yürüttüğü ülkenin güneyinde 400’ün üzerinde Beyaz Miğferler çalışanı ve ailelerinin tahliyesine destek sağlamıştı. Hala yüzlerce örgüt personelinin ülkenin güneyinde olduğu bilgisi veriliyor.

DW,AFP/AG, BÖ

© Deutsche Welle Türkçe