Makedonya'ya üye adaylığı statüsü
17 Aralık 2005Brüksel’deki AB devlet ve hükümet başkanları zirvesinde, eski Yugoslavya cumhuriyetlerinden Makedonya’ya AB’ye üye adaylığı statüsü tanındı. Liderler, zirvenin sonuç bildirgesinde, bir zamanlar gerginliğin hakim olduğu ülkede, ekonomik piyasalarda reformlar ve ülkenin demokrasisinde kayda değer gelişmeler yaşandığına yer verildi.
Bu gerekçeler temelinde Makedonya’ya üye adaylığı statüsü tanıyan liderler, AB’nin genişleme politikası doğrultusunda bu kararın alındığına dikkat çektiler. Brüksel, Makedonya ile görüşmelerin ne zaman başlayacağı konusunda ise bin tarih vermedi. Ancak müzakere hazırlıklarının önümüzdeki yıl içinde başlaması bekleniyor.
Genişleme endişesi
Makedonya’la ilgili kararın alınması ise aslında çok kolay olmadı. Zira, başta Fransa olmak üzerene bazı AB ülkeleri, AB’nin genişleme kapasitesi konusunda şüpheli. Fransa, genişleme konusunda yeni adımlar atmadan önce çok iyi düşünülmesi gerektiğini belirten Fransa, Makedonya konusunda son ana kadar karşı tavır aldı.
Nitekim, bu şüpheler nedeniyle zirve sonunda AB liderleri Makedonya’ya çağrıda bulunarak, ülke ekonomisinde istikrarı sağlamak ve politik sistemi iyileştirmek için yeni adımlar atması çağrısında bulundu.
Makedonya mutlu
Makedonya açısından ise AB’nin böyle bir karar alması, önemli bir adım. Beş yıl önce, ülkedeki Arnavut azınlık ile Slav çoğunluk arasında yaşanan iç savaştan büyük zarar gören ülke, AB’yle yakınlaşma aşamasından gelmekten dolayı memnun.
Makedonya Başbakanı Vlado Buckovski, “Makedonya için büyük bir gün“ diyerek, alınan karardan memnuniyetini dile getirdi. „AB’de çabalarımıza değer veren gerçek dostlara sahibiz“ diyen Buckovski, bu büyük başarıdan dolayı Makedon halkını da kutladığını ifade etti.
Rehn sonuçtan memnun
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn ise alınan kararı, Balkanlar’ın tümüne gönderilen pozitif bir mesaj olarak değerlendirdi. Balkan ülkelerinin koşulları yerine getirmesi halinde, AB’nin bu ülkelere açık bir Avrupa persfektiği sunduğunu dile getiren Rehn, ''Aynı zamanda bölgede AB politikalarının saygınlık ve güvenirliğini sağladık'' dedi.