NSU Davasında ara bilanço

NSU davasına 32 duruşmanın ardından 1 ay yaz arası verildi. Dava, Alman yazılı ve görsel basınında artık en üst sıralarda yer almıyor. Ancak azalan bu kamuoyu ilgisinin mahkeme salonunda hissedildiğini söylemek zor. Salı günü (6.8.) görülen 32'nci duruşmada da mahkeme salonu tamamen doluydu. Peki, geride kalan üç ayda hangi gelişmeler yaşandı, davada hangi noktaya gelindi? İşte yanıtlar…

BEATE ZSCHÄPE: Onun, 2000-2007 yılları arasında 10 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutulan örgütün hayatta kalan tek üyesi olduğu sanılıyor. Davanın baş sanığı Beate Zschäpe, iddianamede cinayetlere iştirak etmekten sorumlu tutuluyor. Mahkeme salonunda ilk günden beri sessizliğini koruyan Zschäpe'nin örgütün yasal çehresi olduğu sanılıyor. Şimdiye kadar tekil olarak cinayetlere somut olarak katıldığına dair bir bulgu ortaya çıkmadı. Sadece 2011 yılının kasım ayında NSU hücresinin Zwickau'da kullandığı evi ateşe verdiği yönündeki iddia birçok görgü tanığı ve bilirkişi incelemesi tarafından doğrulandı. Zschäpe'nin sadece bu kundaklama eyleminden birkaç yıl hapis cezası alması bekleniyor. Patlama esnasında binada bulunanların ölüm tehlikesi altında olduğu bilirkişi raporlarıyla doğrulandı.

DİĞER SANIKLAR: Yargılanan diğer 4 sanıktan Carsten S. 8 duruşmada yaklaşık 26 saatlik ifade verdi. İfadesinden sanıklardan Ralf Wohlleben'in talimatıyla üç kişilik hücreye silah temin ettiğini itiraf etti. Temin edilen Ceska marka tabanca ile örgütün intihar eden üyeleri Uwe Böhnhardt ile Uwe Mundlos'un 9 cinayet işlediği sanılıyor. Carsten S'nin ifadeleri soruşturma makamına yepyeni bir ipucu da verdi. Buna göre 1999 yılında el feneri içine saklanmış bomba ile düzenlenen saldırının arkasında da NSU'nun olduğu sanılıyor. Sanıklardan Holger G. sadece yazılı bir açıklama okumakla yetindi. Holger G. açıklamasında hücreye sahte evrak sağladığını kabul etti. Bu evraklar sayesinde NSU üyeleri 90'lı yıllardan itibaren otomobil ve ev kiralayabildi. Diğer iki sanık, yasal Nasyonal Demokrat Parti'nin (NPD) eski üyelerinden Ralf Wohlleben ile örgüte yardım yataklıktan yargılanan Andre E. sessiz kalmayı tercih etti.

FEDERAL SAVCILIK: Federal Savcı Herbert Diemer davanın şimdiye kadar gelişiminden memnun olduklarını belirtti. Diemer, sanık ifadelerinin soruşturma makamının elde ettiği bilgileri teyit ettiğini ifade etti.

HÂKİM: Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi heyetine başkanlık eden Manfred Götzl basın mensuplarına mahkeme salonunda yer ayrılmaması nedeniyle dava öncesinde eleştiri oklarını üstüne çekmişti. Ancak Hâkim Götzl hakkındaki algı dava sırasında olumlu yönde değişti. Götzl'ün savunma makamından gelen davanın düşürülmesi veya yavaşlatılması yönündeki girişimleri ustalıkla yönettiği belirtiliyor.

DAVANIN SÜRESİ: Henüz davanın ne zaman tamamlanacağı kestirilemiyor. Tahminlere göre davanın iki yıl ya da daha fazla sürmesi mümkün. Duruşma takvimi 2014 yılının sonuna kadar belirlenmiş durumda. Buna göre 113 duruşmanın tarihleri belirli.

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ercan Coşkun (DW, DPA, AFP)

Editör: Başak Özay