Türkiye'nin doğal hazinesi

2012 Dünya Rüzgâr Enerjisi Konferansı geçtiğimiz günlerde Almanya’nın Bonn kentinde düzenlendi. Yenilenebilir enerji kaynakları arasında önemi giderek artan rüzgâr enerjisinin tüm boyutlarıyla ele alındığı konferansa, 45 ülkeden yaklaşık 500 kişi katıldı.

Bu yıl 11’incisi düzenlenen Dünya Rüzgâr Enerjisi Konferansı’yla yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının teşvik edilmesi ve ülkelerin bu alandaki deneyimlerini paylaşmalarına zemin hazırlanması amaçlanıyor. Konferansa Türkiye’den katılan Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Enerji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Türkiye’de yenilenebilir enerjilerin durumu hakkında önemli bilgiler verdi.

Türkiye avantajlı

Uyar, konuşmasında Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynakları, yenilenebilir enerjinin toplumsal ve ekonomik faydaları, kaynaklarının etkin duruma getirilebilmesi için atılması gereken adımlar gibi konulara değindi.

Uyar, hem rüzgâr hem güneş enerjisi bakımından Türkiye’nin avantajlı durumda olduğuna dikkat çekti. Türkiye'yi Almanya ile karşılaştıran Uyar, Türkiye’de rüzgârın iki misli hızlı estiğini ve bu nedenle elde edilecek enerjinin daha ucuza geleceğini söyledi. Ayrıca güneşli gün sayısı fazla olan Türkiye’de güneş enerjisinden elektrik elde etmenin de daha az maliyetli olduğunu belirtti.

'Yenilenebilir enerjinin üç koşulu'

Uyar, yenilenebilir enerjinin uygulanabilmesi için üç koşuldan söz etti. Öncelikle kaynağın olması gerektiğini söyleyen Uyar Türkiye’de bol miktarda kaynak olduğunu belirtti. Ardından kaynağı insanların ihtiyaçlarını karşılayacak hale getirmek için gerekli teknolojiye değindi. Son olarak da karar vericilerin yenilenebilir enerjinin çözüm olduğuna inanması ve çözüme yönelik kararlar alması gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin rüzgâr enerjisinden elde edeceği elektrik hem tüketiciler açısından çok uygun fiyatlı hem de devlete külfet getirmiyor. Marmara Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Uyar, Türkiye'de çok fazla potansiyel olduğunu, santral kurulduğunda çok ucuza elektrik üretilebileceğini vurguluyor. Bu nedenle karar vericilerin rüzgâr türbinlerine lisans vermesi gerektiğini ancak doğalgaz anlaşmaları ve kömür, nükleer için planlanan yatırımlar nedeniyle yenilenebilir enerjinin en son ihtimal olarak düşünüldüğünü kaydediyor.

'Barış, eşitlik, özgürlük'

Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, yenilenebilir enerjiyi "barış, eşitlik ve özgürlük" olarak tanımlıyor. Herkes tarafından eşitçe ulaşılabilen bu kaynağın merkezî otoriteye bağımlı olmadığını, diğer kaynaklar gibi özelleştirilemediğini belirtiyor. "Güneş ve rüzgâr enerjisi kaynakları ücretsiz ve pahalılaşmıyor, ekonomik krizlerden etkilenmiyor" diyen Uyar, yenilenebilir enerjilerin ekonomiler için çözüm olarak ortaya çıktığını belirtiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Ceren Kayalar

Editör: Ercan Coşkun