'Vaatler yerine getirilmiyor'
29 Ekim 2012Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkent Berlin’deki yeni Türkiye Büyükelçiliği binasının açılışını yapmak üzere Almanya’ya geliyor. İki günlük ziyareti sırasında Erdoğan’ın Almanya Başbakanı Angela Merkel ile de buluşacağı açıklandı. İkili görüşmede Almanya’daki T.C. vatandaşlarının sorunlarının dile getirilmesi, dış politikada PKK’ya karşı işbirliği, Suriye krizi gibi konuların gündeme getirilmesi bekleniyor…
DW Türkçe Servisi’nden Çelik Akpınar, merkezi Essen kentinde olan Türkiye ve Uyum Araştırmaları Merkezi Vakfı uzmanlarından Yunus Ulusoy'a Türkiye-Almanya ilişkilerinde mevcut duruma ve iki lider arasındaki olası görüşme gündemine ilişkin görüşlerini sordu:
DW: Sayın Ulusoy, üçüncü buluşma öncesinde, bize biraz Türkiye-Almanya ilişkilerinin geldiği durumdan bahseder misiniz?
Yunus Ulusoy: Şöyle söyleyebiliriz. Almanya Türkiye için, Türkiye Almanya için vazgeçilemeyecek bir ülke. Almanya’da yaşayan 3 milyon Türk, Türk-Alman siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerinde çok önemli bir faktör. Dolayısıyla Türk-Alman ilişkilerini klasik dış ilişkiler çerçevesinde değerlendirmemek gerekiyor. Sonuçta kadersel anlamda iki ülke birbirine bağlı… Ekonomik ilişkilerde sorun olmadığını görüyoruz. Almanya eski konumunu ve önemini yitirse bile, Türkiye için çok önemli bir ticarî partner. Almanya için de tersi geçerli. Siyasi ilişkilere baktığımız zaman, onlar gündeme göre, dış politikadaki gündeme göre, Türk-Alman ilişkilerinde veya Almanya’daki Türkler ile, göçmenlerle ilgili sorunlara göre bazen atmosfer değişiklikleri yaşasa bile, sonuçta stratejik iki ortak ülkeden bahsediyoruz. O anlamda da çok büyük ve aşılamayacak sorunlar ufukta gözükmüyor.
DW: Erdoğan-Merkel buluşmasında Türkiye-Almanya ilişkileri açısından ne gibi konuların gündeme gelmesi bekleniyor? Biraz spekülatif olacak ama, çünkü daha önce bir açıklama yapılmadı bu konuda. Türk vatandaşlarının vize sorunu, yavaşlayan AB süreci gibi konular gündeme gelebilir mi?
Yunus Ulusoy: Türkiye açısından baktığımız zaman mutlaka Suriye sorunu, Türkiye’ye gelen Suriyeli mülteciler sorunu, güvenlik sorunu, yani onlar haliyle dile gelecek konular. Almanya için de çok önemli. Ama bahsettiğiniz iki konu da çok önemli Türkiye için. Bir taraftan AB, Avrupa’ya vizesiz seyahati birçok ülkeye tanırken, örneğin Balkan ülkelerine, Türkiye’ye yönelik verilen vaatler ve söylemler yerine getirilmiyor. Bu konuyla ilgili Türkiye daha özgüvenli, daha baskın bir duruş sergiliyor, ondan dolayı Türkiye’nin bu konuyu masaya taşıyacağını düşünüyorum ama sonuç alıp alamayacağından şüpheliyim.
Diğer bir konu, Türkiye için yine şu andaki iç politik nedenlerden dolayı güvenlik konusu, iç güvenlik konusu, PKK terörü önemli bir yer tutuyor. Dolayısıyla Almanya’da PKK’ya sempati duyan, dolaylı veya doğrudan destek veren çevrelerin var olduğundan hareket ederek, bu konuyla ilgili Türkiye'nin sıkıntılarını dile getireceğini düşünüyorum. Sonuç alabilir mi, yine aynı şekilde şüpheliyim. Onun dışında Almanya için Türkiye’nin AB sürecindeki yavaşlayan tutumu belki gündeme gelir. Öbür taraftan (Alman) hükümetinin ve Başbakan Merkel’in Türkiye’nin AB süreci ile ilgili temel yaklaşımını dikkate aldığınızda, yani bu konunun bile Almanya için çok önemli olmadığını düşünmek gerekiyor. Sonuçta Türkiye ne kadar yavaş hareket ederse, şu andaki siyasi çoğunluk için o konu bir sorun teşkil etmeyecek. Yeter ki Türkiye Avrupa ekseninden tamamen kaymasın.
DW: Almanya tarafının da Türkiye’de ifade özgürlüğü konusunu masaya getirmesi tabii olası… Sayın Ulusoy, Başbakan Erdoğan’ın Almanya’ya her ziyaretinin sonunda küçük gerginlikler yaşanıyordu… Son gelişinde "Entegrasyona evet, asimilasyona hayır" demiş, Almanya’daki genç Türk nesil asimile olmasın, önce Türkçeyi iyi öğrensinler gibi ifadeler kullanmıştı, bu da tabii Alman tarafında yadırganmıştı… Sizce bu görüşme nasıl geçecek?
Yunus Ulusoy: Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin artan siyasi ağırlığını, dış politikada da, ikili ilişkilerde de kullanmaya çalışan birisi. Özellikle Almanya’da bu tür söylemleri dile getirerek, Almanya’daki uyum sürecini değiştirebileceğini düşündüğünü tahmin etmiyorum ama kendisi için, Türkiye’deki iç siyaset için puan topladığını düşünüyorum. Ondan dolayı her zaman Erdoğan bu tür sürprizlere açık bir lider...
©Deutsche Welle Türkçe
Söyleşi: Çelik Akpınar
Editör: Başak Özay