Yıldırım'dan ABD'ye: Misliyle karşılığını veririz

Başbakan Binali Yıldırım, ABD'nin, İstanbul Başkonsolosluğu'nda çalışan bir Türk vatandaşının tutuklanmasına tepki olarak vize başvurularını askıya almasıyla ilgili açıklama yaptı.

Partisinin grup toplantısında konuşan Yıldırım, ABD'nin Türkiye'deki diplomatik misyonlarının güvenliğine yönelik taahhütlerin sorgulanmasından esef duyduklarını ve müttefiklik ilişkileriyle bağdaşmayan bir kararın aldığını söyledi.

"İcazet mi alacağız?"

"Türkiye bir kabile devleti değil. Bize yapılana misliyle karşılığını veririz. Saatler sonra aynı şekilde aynı ifadelerle gereğini yaptık, karşılığını verdik" diyen Yıldırım, ABD'yi "daha sağduyulu olmaya" davet etti.

"Sorun elbette ki bir an önce çözülmelidir. Türkiye olarak bütün ülkelerle irtibat kanallarımız açıktır” ifadesini kullanan Yıldırım, konsolosluk personelinin tutuklanmasıyla ilgili olarak, "İcazet mi alacağız?” sorusunu yöneltti.

Yıldırım, "FETÖ soruşturması kapsamında ABD misyonlarında çalışan bazı kişiler hakkında hukuki süreç başlamış. Türkiye bir hukuk devleti. Suç işleyen ya da sıç istinadı yapılan Amerikan'ın misyonunda olması ona bir ayrıcalık mı getirecek? Beyfendilerden izin mi alacağız? İcazetini mi alacağız? Bunu söylerken lafın nereye gideceğini de düşünün” dedi.

Yıldırım, Sarraf davasına atıfta bulundu

ABD'nin İran'a karşı uyguladığı ambargoyu delmekle suçlanan İran asıllı Türk işadamı Rıza Sarraf'ın ABD'de yargılandığı dava kapsamında tutuklu bulunan Halk Bankası eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın ddurumunu da hatırlatan Yıldırım, şöyle konuştu:

"Bir resmi bankamızın genel müdür yardımcısını görevli gittiği ülkenizde yaka paça tutup hapise atarken bize mi sordunuz? Bizden izin mi aldınız? Hâlâ 15 Temmuz alçak darbe girişiminin başı FETÖ'yü niye orada besliyorsunuz? Müttefikliğe, dosluğa sığar mı? ABD yönetimi bir kez daha başını öne eğip 15 Temmuz ve sonrası yaşanan olayları ele almalıdır. Düşmanlarımızla iş tutmak müttefikliğe yakışmaz. Bu tavır asla kabul edilebilir bir tavır değildir. Umarım gerginlik kısa süre sonra sona erer. Duygusal kararlarla ülke yönetilmez, kızgınlıkla ülkeler arasındaki ilişkileri geren kararlar alınmaz."

DW,AA/CÖ

© Deutsche Welle Türkçe