'Aşırı sağ tehlikesi sürüyor'

Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir’e göre, Solingen faciası, 20 yıl önce Almanya için önemli bir dönüm noktası oldu. Saldırının ardından, farklı siyasi görüşlere sahip kesimlerin ırkçılığa karşı güçlü ve ortak bir tavır aldıklarını anımsatan Özdemir, sonraki yıllarda ise ırkçılık ve yabancı düşmanlığıyla mücadelede gerekli adımların atılmadığını, bunun sonucunda Almanya’da aşırı sağın büyük bir tehlike olmaya devam ettiğini vurguladı. Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çok iyi hatırlıyorum. Solingen yangın saldırısından sonra Almanya bir şekilde ayağa kalktı. Vatandaşlar mumlar ellerinde protesto yürüyüşlerine başladılar. Adeta hükümete mesaj verdiler. Yani görüşlerimiz farklı olabilir ama bu işe mutlaka dur denmeli. Ve arkasından da gerçekten yürüyüşler sayesinde bir şekilde önü kesildi. Ama maalesef NSU saldırılarından ve NSU davasından sonra şunu görüyoruz: Aşırı sağ ve aşırı sağ terörizm Almanya'da hiçbir zaman durmadı, tam tersine devam etmekte.”

Güvenlik birimlerinde reform

Almanya’da 2000-2007 yılları arasında 8’i Türk 10 kişiyi öldüren, onlarca kişiyi yaralayan aşırı sağcı NSU terör hücresi, uzun süre karanlıkta kalmış, cinayetlerin ardında Neonazilerin olduğu ancak 2011 yılı sonunda ortaya çıkmıştı. Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir, 1993 yılındaki Solingen faciası ve yaklaşık 10 yıl sonra işlenen NSU cinayetlerinin ardından, gelecekte ırkçı saldırıların önlenmesi için artık ciddi adımların atılması, Alman güvenlik birimlerinde reforma gidilmesi gerektiğini savunuyor ve şunları ekliyor:

“Her olaydan sonra inşallah bir daha olmaz demek yetmiyor, bunun önlemleri alınmalı. Bunlardan bir tanesi, polisimiz bundan böyle çok kültürlü polis olmalı. Yani yabancı kökenliler de poliste olduğu zaman, NSU olayında yaşandığı gibi saldırıya uğramış insanların yakınları (suçlu onlarmış gibi) böyle yaklaşımlara maruz kalmazlar.”

‘Artık somut adımlar atılmalı'

NSU zanlılarının yargılandığı dava sürerken, birçok soru da yanıt bekliyor. Güvenlik ve istihbarat birimlerinin hataları, ihmalleri ve kullandıkları aşırı sağcı “muhbirlerin” güvenilir olup olmadıkları, kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. Cem Özdemir, hükümetin güvenlik ve istihbarat birimlerinde değişim konusunda somut adımlar atması gerektiğini vurgularken, şunları kaydediyor:

“İstihbaratlar Almanya'da soğuk savaş döneminden kalma kuruluşlar. Yabancı düşmanlığı ile mücadele edebilecek güçte değiller. Dilerim bu konuda da gereken önlemler alınır. Böyle törenlerde hepimiz buradayız. Ama güncel hayatta, güncel kararlarda da bunları hatırlamak mecburiyetindeyiz.”

Solingen saldırısının 20. yıldönümünü anma törenlerinde Türk ve Alman siyasetçiler, sendikalar ve derneklerin temsilcileri, ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına karşı ortak mesajlar verdi. Törenlerde Türk hükümeti Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ tarafından temsil edildi.

Yeşiller Partisi Eş Başkanı Cem Özdemir, son dönemde Türk hükümetinin, Almanya’daki aşırı sağ tehlikesi ve ayrımcılık konularında daha fazla ilgi göstermesini olağan bulduğunu belirtirken, göçmenler açısından sorunların çözüm adresinin, Almanya siyaseti olduğunu vurguladı. Özdemir şunları kaydetti:

“Göçmenlerin bir kısmı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Herkes Alman vatandaşı olmuş değil. Dolayısıyla, Türkiye'nin de bu insanlarla ilgilenmesi, sahip çıkmasından daha doğal bir şey düşünemiyorum. Ama diğer yandan şunu da hatırlatmak gerekiyor, sorunların çözümü Ankara'da değil, burada. Dolayısıyla bizim asıl muhataplarımızı burada aramak gerekiyor. Solingen'de, Kuzey Ren Vestfalya'da, Almanya'da ve Avrupa'da…Buradaki eğitim sorunlarımız olsun, ırkçılıkla mücadele sorunları olsun, tüm bunların muhatapları burada aranmalı.”

©Deutsche Welle Türkçe

Ayhan Şimşek / Solingen

Editör: Ahmet Günaltay